Yükselen güç: 2025’te takip edilmesi gereken kadınlar

Güç statik değildir. Bir yıl dünyanın en güçlü on kadını arasında yer alan bir CEO, ertesi yıl görevden alınabilir tıpkı şu anki eski CVS CEO'su Karen Lynch gibi. Bir politikacı, bir yıl ülkesinin ilk kadın başkanı olma hayalini kurarken ertesi yıl yemin ederek göreve başlayabilir, tıpkı Meksika’nın Claudia Sheinbaum’ı gibi.

Forbes'un Dünyanın En Güçlü 100 Kadını listesini derlemek her zaman bu değişimlerin değerlendirilmesiyle başlar: Dünyanın en etkili liderlik pozisyonlarında kimler var, kimler yok? Bazen bu soruların yanıtları editoryal teslim tarihleri içinde netleşir; diğer zamanlarda ise atamalar ya da seçimler çok yenidir veya güç noktası henüz yeterince kanıtlanmamıştır, bu yüzden nihai listeye giremeyebilir.

Her yıl söylediğimiz gibi bir kadının ilk 100'de yer almaması onun etkisiz olduğu anlamına gelmez; gücü artan birçok kişi bulunuyor. Bu doğrultuda, işte 2025'e güçlü bir başlangıç yapan isimler:

Netumbo Nandi-Ndaitwah: Aralık başlarında Nandi-Ndaitwah, Namibya'nın başkanlık seçimlerinde oyların yüzde 57'sini alarak ülkesinin en yüksek makamına seçilen ilk kadın oldu. “NNN” olarak sevgiyle anılan Nandi-Ndaitwah, şu anda Namibya'nın başkan yardımcısı ve Mart 2025'te başkan olarak yemin edecek. Namibya’daki yüksek işsizlik oranı nedeniyle büyük bir hoşnutsuzlukla karşı karşıya kalan Nandi-Ndaitwah, başkanlık görevine geldiğinde "ekonomik diplomasi" kullanarak daha fazla yatırım çekmeyi ve istihdam yaratmayı taahhüt etti.

Hana-Rāwhiti Maipi-Clarke: Dünyanın dört bir yanından duyulan bir parlamento protestosunu gerçekleştirdi. Yeni Zelanda milletvekili Hana-Rāwhiti Maipi-Clarke kasım ayında hükümet ile Maori halkı arasındaki anlaşmayı yeniden yorumlamayı amaçlayan tartışmalı bir yasayı yırtıp attı. Ardından Parlamento salonunda geleneksel bir Maori dansı olan haka'yı sergiledi. Protestosunun videosu iki günde 200 milyon kez izlendi. 22 yaşındaki Maipi-Clarke 1853'ten bu yana Yeni Zelanda'nın en genç milletvekili ve bir siyasi yıldız haline geldi.

Mitsuko Tottori ve Joanna Geraghty: Kadınlar havayı yönetiyor—ya da en azından dünyanın en büyük havayollarını. Joanna Geraghty, 2024 Şubat ayında JetBlue'nun başına geçerek büyük bir Amerikan havayolunun liderliğine gelen ilk kadın oldu. İki ay sonra, Mitsuko Tottori, Japonya'nın bayrak taşıyıcı şirketi Japonya Havayolları'nın (JAL) CEO'su olarak atandı. Kariyerine uçuş görevlisi olarak başlayan Tottori 2023 mali yılında 10 milyar dolardan fazla gelir elde eden bir şirketin zirvesine oturdu. Her iki kadın da sadece Covid döneminin düşük seviyelerinden toparlanmakla kalmayıp 2019 seviyelerinin bile üzerine çıkan tüketici talebini yönetiyor.

Selena Gomez: Gomez için hangi unvanla başlayacağınızı bilmek zor. Kuzey Amerika'nın en fazla sosyal medya takipçisine sahip kadını mı? (Oyuncunun Instagram, X, Facebook ve YouTube’da toplam 610 milyon takipçisi var.) Grammy ödüllü bir sanatçı mı, müzikal gerilim filmi Emilia Perez'deki performansıyla Oscar dedikoduları yapılan oyuncu mu? Kozmetik devi Rare Beauty'nin girişimcisi mi? Uzun zamandır zihinsel sağlık savunucusu mu? Cevap tabii ki E: Hepsi bir arada. Gomez, kitlelere ulaşma şeklini çeşitlendirerek, büyüyen gücünü daha da etkili hale getirdi.

Jay Graber: Bluesky CEO'su olarak Graber 2024'ün en çok konuşulan sosyal medya ağına liderlik ediyor. Bu platform, Jack Dorsey tarafından 2019'da Twitter'a merkeziyetsiz, bağımsız bir alternatif olarak tasarlandı ve Elon Musk'ın Twitter'ı (şimdi X) satın almasının ardından 2022'de kayda değer bir üye artışı yaşadı. Ancak, en büyük kullanıcı akışı başkanlık seçimlerinin ardından gerçekleşti. Aralık başı itibarıyla Bluesky, 24 milyon kullanıcıya sahipti ve Graber, büyümeyi yönetme görevini üstleniyor, ancak ürünü daha kötü hale getirmemek için dikkatli olmalı.

Rachel Proffitt: Kendisini işletme okumak isterken tesadüfen avukat olan biri olarak tanımlayan Proffitt, şu anda iki dünyanın da kesişiminde bulunuyor. Ocak ayında, ABD’nin en iyi 50 hukuk firmasından biri olan ve Silikon Vadisi girişimcileri için başvurulan hukuki danışmanlık firması Cooley'nin CEO'su oldu. Firma, teknoloji ve yaşam bilimleri halka arzlarının (IPO) bir numaralı danışmanı ve 2020'den bu yana 500 milyar dolardan fazla birleşme ve devralma işlemini yönetti. 2024'ün büyük exit yavaşlamasına rağmen, Proffitt yakın zamanda Forbes'a, girişimcilerin umut verici IPO fırsatlarıyla iş kurmaya devam etmeleri konusunda iyimser olduğunu söyledi.

Marine Le Pen: Fransa, aralık ayı başında Başbakan Michel Barnier'in üç ay süren görev süresinin ardından güvenoyunu kaybetmesiyle siyasi kaosa sürüklendi. Aşırı sağcı lider Marine Le Pen, Barnier'in düşüşünde önemli rolü olan isimlerden biriydi ve şimdi, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a da gözdağı vererek güç elde edip etmeyeceği merak konusu. Bu sorunun cevabı ve Le Pen'in bir sonraki hamlesi, Le Pen ve diğer 24 Ulusal Birlik (National Rally) partisi yetkilisi aleyhine açılan dava sonucuna bağlı olabilir. Avrupa Birliği fonlarını usulsüz kullanmakla suçlanıyorlar. Fransız savcıları Le Pen için hapis cezası ve beş yıl süreyle siyasi yasak talep ediyor.

Elise Stefanik: Donald Trump ABD seçimlerinde zaferini ilan etmesinden sadece birkaç gün sonra Elise Stefanik’i BM Büyükelçisi olarak aday gösterdi. Stefanik, İsrail-Filistin çatışmasında İsrail'e güçlü bir destek vermiş bir isim ve bu atama, Trump yönetiminde İsrail'e yönelik güçlü bir duruş sergileneceğinin sinyallerini veriyor. Uzun yıllardır Trump’ın müttefiki olan ve Temsilciler Meclisi'ndeki en yüksek rütbeli kadın Cumhuriyetçi olan Stefanik, Kabine üyeliği adaylığını kabul etti ancak bu görev, Senato'nun onayını gerektiriyor.