;
ABD seçimlerinin ardından iklim finansmanında yaşanan değişiklikler finansal kurumların sürdürülebilirlik taahhütlerini gözden geçirmelerine yol açtı. Net Sıfır İnisiyatiflerinden çekilen bankalar ve varlık yöneticileri, ekonomik ve politik baskılarla şekillenen yeni yatırım stratejilerini benimserken, bu değişimlerin beraberinde getirdiği riskler ve fırsatlar yatırımcılar için kritik bir dönüm noktasına işaret ediyor.
Avrupa'nın enerji güvenliği, ekonomik istikrar ve demokratik değerlerin korunması açısından kritik bir dönemeçte. Küresel rekabet için inovasyon, stratejik iş birlikleri ve düzenleyici çerçevenin sadeleştirilmesi gerekiyor. Avrupa’nın enerji dönüşümü, kapsamlı ve yenilikçi çözümler gerektiriyor.
Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) 55. toplantısı, 20-24 Ocak tarihleri arasında İsviçre'nin Davos kentinde “Akıl Çağı için İş Birliği” temasıyla gerçekleşti.
22 - 29 Eylül tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ile aynı zamanda gerçekleşen New York İklim Haftası, 900’den fazla iklim etkinliğinde 100 binden fazla katılımcıya ev sahipliği yaptı.
Adil geçiş, ilk olarak 1970’lerde Kuzey Amerika sendikalarında iş odaklı bir kavram olarak ortaya çıktı. O zamandan günümüze kavramın kullanımı genişledi ve özellikle iklim değişikliği bağlamında önemli bir ivme kazandı. Günümüzde adil geçiş, iklim değişikliğiyle mücadele ve yeşil ekonomi geçişi süreçlerinde, toplumsal adalet ve eşitlik ilkelerine uygun olarak herkesin yararına olacak şekilde yapılan dönüşüm anlamına geliyor.
Dünyadaki en değerli varlık sınıfının ne olduğunu hiç merak ettiniz mi? Hisse senetleri mi, tahvilleri mi, yoksa gayrimenkul mü?