Arama
Sürücü eldivenlerinin ikonik tasarımı, moda dünyasının vazgeçilmezleri arasında. Tasarımcı Zaid Yazar, klasik tarzdaki eldivenleri, modern detaylarla birleştiren bir stil yaratmanın peşinde.

01 Ekim 2024, 04:49 ÖS GÜNCELLENDİ
Tutku Meselesi

Sürücü eldivenleri, zamanın öte­sinde bir şıklığı temsil ediyor. İşlevselliklerinden ziyade estetik görünümleri ile ön plandalar artık. Misal, Spectre (2015) filminde James Bond’u canlandıran Daniel Craig’in kullandığı lüks sürüş eldi­venleri… Dents marka eldivenler, filmin takip sahneleri kadar göz alı­cı olduğundan kadrajdaydı. Aston Martin DB10’un sürüş koltuğunda sunulan konfor, kusursuzca tasarlandığından öyle olması da makul. Ancak öksüren motorla­rıyla üç tekerlekli üstü açık, otomobillerin caddelerde gezmeye başladığı 1900’lü yılların başında sürücülerin işlevsellik adına bu kadar şanslı olduğunu söylemek zor. Bir düşünün, ön camın bile olmadığı otomobillerde, kışın soğuktan buz kesen, yazın da ısınan metal yüzünden direksiyo­nu tutamayan ellerin halini. İşte bu çetin koşullarla başa çıkmak için bir inovasyon (!) çabası olarak sürüş eldivenleri hayatı­mıza hızlıca giriş yaptı. Ancak bir dönem çok revaçta olsalar da 1960’ların sonların­da teknolojik ilerlemelerle birlikte oto­mobiller konforlu hale geldikçe işin rengi değişti. Pek çok moda tasarımının başına  kişiliğinizi yansıtan özelliklere dönüşebilir.”

Kendisi 1995, Bağdat doğumlu. Babasının işi nedeniyle on yaşında ailesiyle birlikte İstanbul’a yerleşiyor. İstanbul Üniversitesi’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı okurken gerçek tutkusunun deri aksesuarlar olduğunu keşfediyor. Öğrenci­liği süresince kalbinin Shakespeare’in sonelerinden ziyade deri aksesuarlar için attığını söylemek yanlış olmaz. Zira deri üzerine bulabildiği her şeyi okuyup izlemeye çalışarak kendini geliştirmiş. İlk üretimine 19 yaşında cüzdan yaparak başlıyor. Ardından bu tasarımı kamera askıları, bataryalar, SD kartlar için deri kılıflar, saat kordonları izliyor. 2016’da kendi ismini taşıyan “ZAİD” adıyla da markalaşma yolculuğuna adım atıyor. Sosyal medya sayesinde görü­nürlüğü artınca da Kuzey Kutbu’ndan Yeni Zelanda’ya kadar siparişler geliyor. Ancak Zaid’in gerçek tutkusu sürüş eldivenleri. 2020’de eldiven tasarımına başlıyor. Önce bilgisayarda üç boyutlu olarak detaylara, dikiş yerlerine kadar tasarım yapıyor. Ardından hangi deriyi ve renkleri kullanacağına karar veri­yor, aynı zamanda fotoğrafçı olduğu için renk kombinasyonları konusunda antrenmanlı. Eldivenlerde ilk üç yıl giyim sektöründe çok tercih edildiği için kuzu derisi kullanmış. Şimdilerde tercihi Fransa’dan getirttiği geyik derisinden gelen klasik senaryo yaşandı: Unutuldular. Önce torpido gözlerinde, ardında da gardırop çekmecelerinde...

Sürücü eldivenlerinin görkemli geri dönüşünü beyazperdeye, yani 2011 yapımı Drive’a borçluyuz. Baş roldeki Ryan Gosling’in elinden çıkarmadığı eldivenleri, filmde sürüş konforunu artır­manın çok ötesinde bir rol kapmıştı. İzleyici, sürüşün sağladığı özgürlük hissini, hızın verdiği adrenalini giyim tarzıyla yansıtan bir karakterle tanışmakla kalmadı, aynı zamanda onun stilinden de ilham aldı. Böylece sürüş eldivenleri, moda tarihindeki rüş­tünü görkemli bir şekilde ispatlamış oldu. Ancak tutkunları için sürüş eldivenlerinin yeniden trend olup olmaması mesele değil. Önemli olan, kaliteli deri ve kusursuz işçilikle üretilen eldivenleri nereden bulacakları. Tasarımcı Zaid Yazar’ın Nişantaşı’ndaki atölyesi, bu beklentiyle kapısı çalınan yerlerden biri. Zaid Yazar, otomobillere ve sürüş eldivenlerine tutkun. Ona göre “Eldiven­lerin klasik tasarımı neredeyse değişmez, ama ufak dokunuşlar kişiliğinizi yansıtan özelliklere dönüşebilir.”

Kendisi 1995, Bağdat doğumlu. Babasının işi nedeniyle on yaşında ailesiyle birlikte İstanbul’a yerleşiyor. İstanbul Üniversitesi’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı okurken gerçek tutkusunun deri aksesuarlar olduğunu keşfediyor. Öğrenci­liği süresince kalbinin Shakespeare’in sonelerinden ziyade deri aksesuarlar için attığını söylemek yanlış olmaz. Zira deri üzerine bulabildiği her şeyi okuyup izlemeye çalışarak kendini geliştirmiş. İlk üretimine 19 yaşında cüzdan yaparak başlıyor. Ardından bu tasarımı kamera askıları, bataryalar, SD kartlar için deri kılıflar, saat kordonları izliyor. 2016’da kendi ismini taşıyan “ZAİD” adıyla da markalaşma yolculuğuna adım atıyor. Sosyal medya sayesinde görü­nürlüğü artınca da Kuzey Kutbu’ndan Yeni Zelanda’ya kadar siparişler geliyor. Ancak Zaid’in gerçek tutkusu sürüş eldivenleri. 2020’de eldiven tasarımına başlıyor. Önce bilgisayarda üç boyutlu olarak detaylara, dikiş yerlerine kadar tasarım yapıyor. Ardından hangi deriyi ve renkleri kullanacağına karar veri­yor, aynı zamanda fotoğrafçı olduğu için renk kombinasyonları konusunda antrenmanlı. Eldivenlerde ilk üç yıl giyim sektöründe çok tercih edildiği için kuzu derisi kullanmış. Şimdilerde tercihi Fransa’dan getirttiği geyik derisinden yana. “Geyik derisi, yumuşak olmasına karşın daha dayanıklı ve kesinlikle lüks bir hava katıyor” diyor. Eldivenlerin yapım süre­cine geri dönersek…

Tasarım, deri ve renk seçimi tamam. Sırada işçilik var, bu meşakkatli süreç artık yıllardır birlikte çalıştığı us­tasına emanet. Markasını taşıyan eldivenlere bakarken ustasına duyduğu güvenin nedeni anlıyorsunuz. “Eldivende kusursuzu arıyorsanız hem dayanıklı hem de yumuşak olmalı. Ayrıca renk­lerin orijinalliği kadar finisajın organikliği de çok önemli” diyor. Finisaj ile deriyi koruyan, üstteki şeffaf tabakayı kastediyor. O ne kadar organik olursa yapımında ne kadar az sentetik malzeme kullanılırsa deri o kadar nefes alıyor, teri atıyor. Bu da hem görsel hem de işlevsel anlamda yüksek kalitede bir ürün demek. Zaid Yazar, son dönemde tasarım yolculuğunu, önceki ürünlerine ek olarak takılar ve Vespa’lar için çantalar tasarlayarak sürdürüyor. Ancak ne tasarlarsa tasarlasın, ürünlerini kullananların kendileri­ni bir çekilişi kazanmış gibi özel hissetmelerini istiyor.


"Life" Kategorisinden Daha Fazla İçerik