TÜSİAD: Kadının yönetimdeki ağırlığını artıracak adımlar atılmalı

Geçen yıl 13 Mart’ta şirketlere yönetim kurulundaki kadın oranını 2 yıl içinde yüzde 25’e çıkarma çağrısı yapan TÜSİAD bugün paydaşları ile birlikte yaptığı toplantıyla çağrıyı yineledi. Eğitimde fırsat eşitliği artarken kadınların istihdama katılım oranının düşük kaldığını dikkat çekilerek, daha güçlü adımlar atılması gerektiği belirtildi.
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), bugün düzenlediği toplantıyla geçen yıl iş dünyasına yaptığı “yönetimde kadın temsilinin artırılması” çağrısı ve atılabilecek adımları değerlendirdi. TÜSİAD Konferans Salonu'nda gerçekleşen etkinlikte, geçen yıl 13 Mart'ta yapılan çağrıdan bu yana kaydedilen ilerlemeler değerlendirildi. İş dünyasındaki gelişmeler ve bu alanda yürütülen çalışmalar ele alınarak, kadınların yönetimde daha güçlü temsil edilmesi için atılabilecek adımlar tartışıldı.
Toplantıda, TÜSİAD'ın geçen sene yaptığı, başta halka açık şirketler olmak üzere tüm şirketleri yönetim kurullarındaki kadın üye oranını 2 yıl içinde yüzde 25 ve 5 yıl içinde en az yüzde 33 oranına ulaştırma ve ayrıca şirketlerin tüm yönetim kademelerindeki kadın oranlarını açıklaması yönündeki çağrısı tekrarlanarak, tüm paydaşlar ile konunun takipçisi olmaya devam edileceği vurgulandı.
Toplantının açılış konuşmalarını TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Sosyal Kalkınma Yuvarlak Masası Başkanı Yılmaz Yılmaz yaptı. Orhan Turan, kadınların hayatın her alanına eşit katılımı doğrultusunda uzun yıllardır kararlılıkla çalıştıklarını vurgulayarak, geçen yıl yaptıkları çağrının ardından şirketlerin destekleyici geri dönüşleri, birçok şirketin yönetimde kadın oranını artırma hedefini kamuoyuyla paylaşması ve mevcut verilerini açıklamasının kendilerine umut verdiğini söyledi. Kadınların başta ekonomi ve karar alma mekanizmaları olmak üzere, her alanda eşit haklar, fırsatlar ve sorumluluklarla katılımı hem insan haklarının gereği hem de ekonomik ve toplumsal kalkınmanın temel unsurlarından biri olduğunu söyleyen Turan, “Kadın ve erkeğin potansiyelini birlikte harekete geçirdiğimizde hem daha üretken hem de yarattığı değeri daha adil bölüşen bir ülke olabiliriz. Bu nedenle, kadınların sadece çalışma hayatına katılımı değil, çalışma hayatının her kademesinde eşit temsiline odaklanmamız gerekiyor” dedi.
Yılmaz Yılmaz da Türkiye’de eğitimde fırsat eşitliği artarken kadınların istihdama katılımı aynı hızda ilerlemediğine dikkat çekti. Yüksek öğretimde kadın oranı yüzde 51’i geçtiği halde yönetimde oranın düşük kaldığına dikkat çeken Yılmaz, “Kadınlar artık daha eğitimli, ancak iş hayatına adım atmaları erkeklere kıyasla hâlâ çok daha zor. Üstelik iş hayatına dahil olsalar da eşit koşullarla devam etmekte de ciddi engellerle karşılaşıyorlar” diye konuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2025 Ocak ayı itibarıyla istihdamda erkek oranı yüzde 65,7 olduğu halde kadınların oranının yüzde 31,3 olduğunu söyleyen Yılmaz, Meclis’teki kadın oranının yönetimdeki kadın oranıyla aynı olarak yüzde 19,9’da kaldığına dikkat çekti. Kadın profesör oranının yüzde 34,6, büyükelçi oranının ise yüzde 26,9 olduğunu söyleyen Yılmaz, “Oysa kadınların yönetimde olduğu şirketler daha üretken ama iş görüşmelerinde bile kadınların feedback oranı daha düşük” dedi. Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:
‘Kadınlar sistemin dışında kalıyor’
“Üç kadından biri ne eğitimde ne de istihdamda. Kariyer yolculukları, erken yaşlardan başlayarak 'sızdıran boru hattı' metaforuyla tanımlanan bir süreç içinde şekilleniyor. Eğitim ve istihdama katılabilen kadınlar bile, zamanla sistemin dışında kalıyor. Sonuç olarak yönetimde kadın temsili giderek azalıyor. Bu sızıntının nedenleri arasında; bilinçli ya da bilinçsiz önyargılar, kurumsal politikaların ayrımcılığı yeterince önleyememesi, sadece kadınlara yüklenen bakım sorumlulukları ve cam tavanlar var. Ve bu sorunlar yalnızca kadınların çözmesi gereken meseleler de değil. Kadınlar, yalnızca başarılarını kanıtlamak için değil, iş dünyasında varlıklarını kabul ettirmek için dahi mücadele etmek durumunda kalabiliyor. Özgüvenlerini törpüleyen değil destekleyen bir ortamı oluşturmalıyız. Dünyadaki başarılı uygulamaları da yakından takip ediyoruz ve kota gibi zorunlu düzenlemelerin süreci hızlandırdığını gözlemliyoruz. Kadınların yönetime daha fazla katılmasını sağlamak için kamunun düzenleyici ve destekleyici rolüne ve iyi örneklerin artmasına ihtiyaç var. Özel sektöre de büyük sorumluluk düşüyor. Kota uygulamalarının ötesinde, şirketlerin de bu konuda inisiyatif alması gerektiğine inanıyoruz.”
‘Yüzde 1’in altında iyileşme olması utanç verici’
Gazeteci Dr. Ahu Özyurt'un moderasyonunu üstlendiği etkinlik, “Eşitlik için İş Birliği: Yönetim Kurullarında Kadın Temsili” başlıklı panel oturumuyla devam etti. Panelin açılış konuşmasını yapan Yönetim Kurulunda Kadın Derneği Eş Başkanı ve Forbes Türkiye Medya Grup Başkanı Ayşe Burçak Güven, Meclis’te ve yönetimde kadın oranının aynı olmasının enteresan olduğunu vurgulayarak, “Bu nedenle TÜSİAD’ın çağrısı çok önemli. Çağrının üzerine yüzde 1’in altında düzelme olması utanç verici” diye konuştu. Güven “Kadınların yönetim kurullarına ne değer katacağını anlatmayı ve erkekleri ikna etmeyi reddediyorum. Erkekler hangi yetkinlikle bu konumlarda yer alıyorsa, kadınlar da aynı sebeple yer alıyor” dedi ve cinsiyet eşitliği konusunu sahiplenen erkeklerin sayısının artmasının taşıdığı önemi vurguladı. Güven, YKKD Anadolu Buluşmaları’nda gördüğü Anadolu kadınının yükselişine de değindi ve bu yükselişe engel olabilecek kültürel bariyerlerin aşılmasının da toplum için olan önemini paylaştı. Forbes Türkiye ve YKKD olarak, borsaya açık şirketlerin yönetim kurulu dağılımlarının gösterildiği bir barometre üzerinde çalışıldığına dikkat çeken Ayşe Burçak Güven "Bu barometre sayesinde YK'larında kadın sayısı 0, 1 ve 1'den fazla olan şirketler şeklinde gruplandırılarak okurlara sunulacak" dedi.

Yüzde 30 Kulübü Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Köksal ise kadınların iş hayatında işe alım sürecinde ve terfi aşamasında engellerle karşılaştığını, aday arayışında ise kadınların akla gelmediğini söyledi. Yönetim kurullarında dört kadın, bir erkek olduğunda kadına konuşma hakkı tanındığını belirten Köksal, “Hep yüzde 25 hedefi konuluyor ama gerçekleşmiyor” dedi.
SKD Türkiye Başkan Yardımcısı Meral Murathan da nüfusun sadece dünyada değil Türkiye’de de yaşlandığını belirterek, kadına ihtiyacın daha da artacağını ancak yetkinlikleri geliştirilmedikçe daha da geriye gideceklerini savundu. SPK’nın taslak tüzüğünde yüzde 33 olduğu halde kadın oranının yüzde 25 olduğunu belirterek, bu oranın yüzde 30 olmasını öngördüklerini söyledi.
Birleşmiş Milletler Global Compact Türkiye Genel Sekreteri Melda Çele ise TÜSİAD’ın çağrısının dalga yarattığını, STK’lar arasında da etkili olduğunu söyledi. Çele, kadınla erkeklerin eşit olması için gereken sürenin bu yıl 131 yıldan 134 yıla çıkmasının üzücü olduğunu söyledi.
KAGİDER Yönetim Kurulu Üyesi Gülin Yücel de Boğaziçi Üniversitesi’nde kadın ve erkek mezun sayısı eşit olduğu halde iş hayatında erkeklerin çalışma süresi 39 yıl olduğu halde kadınlarınkinin 19 yılla sınırlı olduğunu belirterek, “Genç kadınları bir yerde kaybediyoruz” dedi.
Günün ikinci panel oturumu ise “Eşitlik için Adım Atanlar Değişimi Nasıl Hissediyor?” başlığında oldu. Panelde, Dr. Ahu Özyurt'un moderasyonunda Koroplast Yönetim Kurulu Başkanı Gamze Çuhadaroğlu, Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Sema Güral Sürmeli, Adel Kalemcilik Yönetim Kurulu Üyesi Meltem Metin ve EBRD Türkiye Başkan Yardımcısı ve Ankara Ofis Lideri Mehmet Üvez konuşmacı oldu.
Gelişme var ama yeterli değil
Etkinlikte, son bir yıl içinde konunun gündemde tutulması ve paydaşların iş birliği sayesinde hem şirketlerin hem kamunun bu konuda önemli adımlar attığı dile getirildi. 2024 yılında Borsa İstanbul'a (BIST) kayıtlı şirketlerin yönetim kurullarındaki kadın oranının yüzde 17.9'dan yüzde 18.7'ye yükseldiği ve SPK’nın önerdiği yüzde 25 kadın üye oranını yakalayan şirket sayısının 154'ten 183'e çıktığı belirtildi. Buna rağmen, bu oranların daha da iyileştirilmesi gerektiği ve bu yönde atılması gereken adımlar olduğu vurgulandı.
191 şirkete açık soru: Erkek erkeğe her şeye karar vermek sizin için yeterli mi?
"Forbes Life" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 kişisi (Kasım 2024)
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?
-
Nilgün Balcı Çavdar
Türk Milyarderler
-
Erkan Kızılocak
Forbes Girişim 50 Listesi: Zirve finteklerin