Tamam mı, devam mı?

Enflasyon oranlarındaki belirgin düşüşün devam etmesi göz önüne alındığında, hem ABD hem Avrupalı Merkez Bankaları faiz oranlarını düşürme yoluna gidebildi. Üstüne ‘sorunlu hasta’ Çin ekonomisinden gelen olumlu haberler borsaların tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaşmasına yol açtı.  

Yılın ilk yarısında hisse senedi piyasalarında iyi performans sağlayan ve piyasaları taşıyan öncelikle yapay zeka patlamasından faydalanan büyük teknoloji şirketleri olurken son aylarda bu hareket borsadaki yükselişe katılamayan sektörlere ve hisse senetlerine de sıçradı. Böylece çıkış trendi sağlıklı bir genişlik kazandı. Favorilerdeki bu değişikliğin ana nedeni; mega teknoloji şirketlerinin yüksek değerlemeleri ve fiyatlanan yüksek beklentilerinin yanı sıra son çeyreklerde gözlemlenen kâr eğilimindeki trend değişikliği.

Grafikte görüldüğü gibi “Muhteşem Yedili”nin kazanç büyümesi bu yılın başından itibaren düşerken, S&P 500’ün geri kalan “Çirkin 493” şirketlerinin uzun bir aradan sonra kazanç artışı oranlarında yükselip teknoloji devlerine yaklaşması gündeme gelebilir. Trenddeki bu değişim üçüncü çeyrekte S&P 500 Endeks’e neredeyse yüzde 5’lik fark atarak belirgin bir şekilde üzerinde performans gösteren eşit ağırlıktaki S&P 500 Endeksi ile karşılaştırıldığında görülebiliyor. Eşit ağırlıktaki S&P 500’ün üstün performansının devam etmesiyle birlikte endeksteki en büyük hisse senetlerinin yoğunlaşmasının azalması ve piyasa gelişimini daha geniş, daha sağlıklı bir temele oturması da sağlanıyor.

Orta Doğu’da artan jeopolitik riskler ve yaklaşmakta olan ABD başkanlık seçimleri göz önüne alındığında, yatırımcılar yılın son çeyreği için kendilerini nasıl konumlandırmalı? Öncelikle şunu belirtelim; yukarıda belirtilen yukarı yönlü hareketin genişlemesine ek olarak, borsadaki yükselişin devam etmesinin üç temel nedeni var. 

1. Pozitif teknik ve momentum göstergeler yukarı yönlü hareketin devam edeceğine işaret ediyor. S&P 500 Endeksi’nin 1928’den bu yana tarihsel karşılaştırmasında, 2024 yılı gibi ilk üç çeyreğindeki güçlü performans gösteren yıllarda dördüncü çeyrekte olumsuz performans gösteren yalnızca iki yıl vardı. Tamamen tarihsel ve teknik bir perspektiften bakıldığında, şu anda yılsonuna kadar bir düzeltme beklemek için hiçbir neden yok. 

2. Finansal piyasalarda mevsimsellik, yılın belirli zamanlarında ortaya çıkan ve çeşitli varlıkların veya sektörlerin performansını etkileyen kalıpları veya eğilimleri ifade eder. Tarihsel olarak dördüncü çeyrek ortalama olarak en iyi getirileri sergiledi. Tüketiciler tatil sezonunda daha fazla harcama yapması, “Noel rallisi” diye adlandıran aralık ayının son haftasında hisse senetleri yükselme eğilimi ve yeni yıla girerken genel iyimserlik, takvim dönemine pozitif fayda sağlıyor. 

3. ABD başkanlık seçiminin yapıldığı yıllarda geçmişte borsaların ortalamanın üzerinde performans gösterdiği gözleniyor. S&P 500 endeksi 1960’tan bu yana ABD başkanlık seçimlerinde ortalama yüzde 11,4 oranında artış gösterdi ve Nasdaq teknoloji endeksi seçim yıllarında ortalama yüzde yüzde 15’in üzerinde değer kazandı. Bu artışlar “normal” bir borsa yılına göre çok daha yüksek. ABD borsalarının 1930’dan beri ortalama yıllık kazancı yüzde 7’nin biraz üzerindeydi.
Bu çerçevede; boğa piyasasının ve borsa rallisinin devam edeceğini ve yatırımcıların yılın son çeyreğinde global hisse piyasalarına iyimser bakabileceklerini varsayıyoruz.