Dijital detoks yapmanız için 3 neden
Yılın sonuna yaklaşırken muhtemelen kendinizi bir iç gözlem anında bulacaksınız; hedefleriniz, alışkanlıklarınız ve hatta kendi kimliğiniz üzerine düşüneceksiniz. Ancak dikkate almamış olabileceğiniz bir soru şu: Gerçekte neyi seviyorum?
Bu, ilk bakışta önemsiz gibi görünebilecek basit bir soru. Ancak dijital çağda çoğu kişi buna cevap vermekte zorluk yaşayabiliyor.
Sosyal ağlar rutinlerimizin ayrılmaz bir parçası haline geldi ve çoğu zaman farkında olmadan günün uzun saatlerini Instagram, TikTok ve X'te geçirmeye başladık. Bunu yaparken kimi zaman gerçek dünya ile bağlantımızı kaybediyoruz ancak bunu fark etmiyoruz.
Bu, pek çok kişinin yüzleşmekten çekindiği bir gerçek. Ancak, sosyal medyaya tamamen ara vermeyi düşünürseniz (bu uygulamaları en az bir hafta boyunca telefonunuzdan silmek), muhtemelen bu gerçekle doğrudan yüzleşeceksiniz. Eğer dijital detoksu denemeyi seçerseniz, ilk kez yapıyorsanız fark edebileceğiniz üç şeyi burada bulabilirsiniz.
Sosyal medya detoksu yapmak için 3 neden
1. Sosyal ağların doldurduğu boşluklar var
Sosyal medya uygulamalarını silip detoks dönemine girerken ilk fark edeceğiniz şey bunların gününüzde ne kadar zaman aldığı. Mesajları kontrol etmek veya akış sayfasında gezinmek için içgüdüsel olarak telefonunu elinize alınca uygulamaların silindiğini ve yapacak başka bir şey bulmanız gerektiğini hatırlayabilirsiniz.
Uluslararası Ruh Sağlığı ve Bağımlılık Dergisi'nde 2019 yılında yayınlanan bir araştırma, aşırı ekran başında kalma süresinin bilişsel gerileme, yavaş öğrenme, düşük özgüven ve zihinsel sağlık sorunlarının artan semptomları gibi bir dizi olumsuz etkiye işaret ettiğini gösterdi. Rapor, günde iki ila üç saatin üzerindeki ekran süresini "aşırı" olarak tanımladı.
Dijital cihazlardan detoks yapmak bir gerçeğin farkına varılmasını sağlar: Onlar olmadan hayatımızda boş alanlar vardır. Sosyal medyada vakit geçirme alışkanlığını kırdığınızda, sessizlik, can sıkıntısı ve ısrarcı “Şimdi ne yapacağım?” sorusu gibi daha önce görmezden geldiğiniz veya kaçınabildiğiniz yönleri fark edebilirsiniz.
2. Sosyal medya sizi gerçekten sevdiğiniz şeyden uzaklaştırır
Sosyal medya olmadan geçirdiğiniz fazla boş zaman, sizi “Gerçekte neyi seviyorum?” sorusuyla yüzleşmeye getiriyor. Birçoğu için doğal ilk adım eski veya ihmal edilmiş hobilere (okumak, müzik dinlemek veya el işi yapmak) geri dönmek olacaktır. Ancak bunları tekrar yapmaya başaldığınızda, bilişsel gerilemenin ve öğrenmenin yavaşlamasının yukarıda belirtilen etkilerini fark edebilirsiniz. Yani bu hobiler artık eskisi kadar kolay ya da ödüllendirici görünmeyebilir.
Ekran başında çok fazla zamanınız varsa, dijital detoks deneyimi size ağların sağladığı anlık tatmine ne kadar bağımlı hale geldiğinizi gösterebilir. Zamanla bu bağımlılık diğer aktiviteleri, özellikle de sabır ve çaba gerektiren aktiviteleri daha az ödüllendirici hale getirebilir.
Uzun bir kitap okumak, ezbere bildiğiniz şarkıları çalmaya çalışmak ya da bir el işi projesi üzerinde çalışmak sıkıcı ve yorucu görünebilir. Bu hobileri denedikten sonra içgüdüsel olarak durup telefonunuzu elinize alabilirsiniz; çünkü genellikle çevrimiçi olarak yaptığınız şeyler, çevrimdışıyken eski hobilerinizden daha ödüllendirici görünebilir.
Bu ne hobilerin ne de sizin üzerinizdeki bir yansımadır. Küçük dopamin vuruşları için çevrimiçi etkinliklere ne kadar güvenirsek, çevrimdışı deneyimlerden keyif almak da o kadar zorlaşır - bu hobilerin bir zamanlar büyük bir neşe kaynağı olduğunu bilseniz bile. Gerçek şu ki, sosyal medya bizi gerçekten keyif aldığımız şeylerden uzaklaştırıyor.
3. Onsuz da yaşayabilirsiniz
Dijital detoksun ilk birkaç günü, eski hobiler ve diğer aktivitelerle yeniden bağlantı kurmak zorlayıcı olacaktır. Göz ardı edilmesi zor olan can sıkıntısı, sessizlik ve hayal kırıklığı anları yaşayacaksınız. Ancak ısrar ederseniz, bir gün gelir ki kitabı bitirirsiniz, örgü projesini tamamlarsınız veya o tabloyu bitirirsiniz ve cep telefonunuzu sık sık kontrol etmediğinizi fark edersiniz. Sadece düşüncelerinizle ve önünüzde olanlarla kalacak ve “Gerçekte neyi seviyorum?” sorusunun karşınıza çıktığını göreceksiniz. Bunun net bir cevabı var: sürekli dikkatiniz dağılmadan yaşamakta kendinizi rahat hissettiğinizde.
Elbette ekranları veya sosyal medyayı hayatımızdan tamamen çıkarmak pratik değil. Birçoğumuz için işimiz ve ilişkilerimiz onlara bağlı. Bununla birlikte, boş zamanımızı saatlerce kaydırma yaparak geçirmekten daha iyi değerlendirebiliriz ve dijital detoks bunu gerçekleştirmenin en iyi yolu olabilir. 2020'de yapılan bir araştırma, eski hobilerle yeniden bağlantı kurmanın yanı sıra, detoks yapmanın daha iyi uyku, daha az kaygı ve ruh halinde genel olarak olumlu bir değişiklik gibi faydalar sağlayabileceğini vurguluyor.
Detoks döneminiz sona erdiğinde arkadaşlarınızın sosyal medya sayfalarını kontrol etmeyi veya komik videolar izlemeyi bırakmanıza gerek yok. Ancak, her gün birkaç saat ekran başında kalmadan da yaşayabileceğinizi bilmek, tek bir günde bile yaşanacak ne kadar çok hayat olduğunu hatırlamanıza yardımcı olur. Onsuz rahat olmaya başladığınızda, bu boş alanları yeni bir ışık altında görmeye başlayacaksınız: gelişme ve büyüme fırsatları ve hayatın sunduğu diğer her şeyden keyif alma şansı olarak.