Buffett’ın yatırım stratejisi neden rakipsiz?
2007 yılında Buffett, yatırım dünyasını derinden sarsan bir iddiada bulundu: Bir S&P 500 endeks fonuna yatırım yaparak, 10 yıl boyunca herhangi bir hedge fonu yöneticisinden daha yüksek getiri elde edebileceğini söyledi. Bu iddiasını güçlendirmek adına 1 milyon dolarlık bir bahse de açık olduğunu duyurdu.
Bu meydan okumayı kabul eden tek isim hedge fon yöneticisi Ted Seides oldu. Ancak daha 10 yıl bile dolmadan Seides pes etti ve Buffett’ın haklı olduğunu kabul etti. Buffett ise o zamandan beri sürekli olarak sıradan yatırımcılar için en iyi seçeneğin S&P 500 endeks fonlarına yatırım yapmak olduğunu vurguluyor. Peki, Buffett’ın bu yaklaşımının arkasında yatan nedenler neler?
Geçilmesi zor performans
Buffett’ın S&P 500’ü tavsiye etmesinin en önemli nedenlerinden biri çok az yatırımcının bu endeksi geçebilecek performans sergileyebilmesi. Yüksek getirilerle tanınan bazı fon yöneticileri olsa da fon ücretleri ve diğer masraflar çoğu zaman bireysel yatırımcıların getirilerini endeksin altında bırakıyor.
Visual Capitalist’in 2001’den bu yana topladığı verilere göre, yatırım fonlarının büyük çoğunluğu S&P 500’ün performansına yaklaşamıyor. Araştırmalar profesyonel fon yöneticilerinin bile çoğu zaman endeksten geri kaldığını gösteriyor. Hal böyleyken bireysel yatırımcıların endeksi geçme şansı daha da düşük görünüyor.
Düşük maliyet, yüksek getiri
Buffett, fon yöneticilerini doğrudan eleştirmekten kaçınsa da talep ettikleri yüksek ücretlere karşı net bir duruş sergiliyor. Özellikle özel sermaye ve hedge fonlarının reel getirileri bu ücretler nedeniyle genellikle düşük kalıyor.
Öte yandan bir Vanguard S&P 500 Endeks Fonu gibi ürünler yıllık yalnızca yüzde 0,03 gider oranına sahip. Bu, 1 milyon dolarlık bir portföyde yıllık sadece 300 dolar masraf demek. Yatırım maliyetlerinin bu denli düşük olması uzun vadeli getirilerde ciddi fark yaratıyor.
Çeşitlendirilmiş ama dengeli bir portföy
S&P 500 Endeks fonuna yatırım yapmak ABD borsalarının en büyük 500 şirketinin hisselerine ortak olmak anlamına geliyor. Bu çeşitlendirme bireysel hisse risklerini minimize ederken yatırımcılara daha stabil bir yol haritası sunuyor. Ancak endeks fonlarının da dikkat edilmesi gereken noktaları var. S&P 500, piyasa değeri ağırlıklı bir endeks olduğundan ilk 10 hisse senedi tüm endeksin yüzde 37’sini oluşturuyor. Bu durum, endeksin performansını büyük ölçüde birkaç hisseye bağımlı hale getiriyor.
"Ekonomi" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
-
-
-
Silikon Vadisi’nde yapay zeka yarışı hızlanıyor: Google, Anthropic'e 1 milyar dolar yatırım yaptı
forbes.com.tr
-
-
-
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 kişisi (Kasım 2024)
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
Nilgün Balcı Çavdar
Türk Milyarderler
-
forbes.com.tr
Milyonlarca Stanley Kupası piyasadan geri çekiliyor