JP Morgan'dan Türkiye raporu: Yıl sonu faiz ve enflasyon beklentisi yükseltildi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından JP Morgan’ın yayımladığı raporda, Türkiye’nin ekonomik ve siyasi riskleri üzerine önemli uyarılarda bulunuldu.

İstanbul Belediye Başkanı'nın Gözaltına Alınmasının Piyasalara Etkisi başlıklı raporda yer alan bilgilere göre İmamoğlu, 2028 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ana adayı olarak gösteriliyordu ve gözaltına alınması, siyasi tansiyonu artırabilir.

Siyasi gelişmelerin piyasalara etkisi

İBB Başkanı İmamoğlu suç örgütü kurma ve terör finansmanı suçlamalarıyla gözaltına alındı. Dünyanın önde gelen yatırım bankalarından JP Morgan'ın değerlendirmesine göre bu gelişme, siyasi istikrar ve seçim süreçleri üzerinde belirsizlik yaratırken, yerel piyasalarda dalgalanmalara yol açabilir. İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından, ana muhalefet partisi CHP’nin pazar günü yapacağı ön seçim, Türkiye'nin gelecekteki siyasi yol haritası açısından kritik bir öneme sahip.

JP Morgan, CHP’nin İmamoğlu’nun tutukluluğu ya da serbest bırakılmasından sonra alacağı kararı, ülkenin siyasi ve ekonomik istikrarı üzerinde belirleyici bir etken olarak değerlendiriyor. İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla Borsa İstanbul BIST 100 endeksi yüzde 9'a yakın değer kaybederek 10 bin puanın altına inmişti. 

Enflasyon tahminleri ve para politikası

JP Morgan, Türkiye’nin 2025 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 27,2’den yüzde 29,5’e revize etti. Bu artışta, döviz kuru geçişkenliğinin ve Ramazan ayında yaşanan gıda fiyatları artışlarının etkisi olduğu belirtiliyor. Merkez Bankası'nın, Mart ve Nisan aylarında faiz oranlarında daha az indirim yapması, enflasyonu kontrol altına alma çabalarına ilişkin daha temkinli bir yaklaşım sergilenmesine yol açacak.

TCMB son üç Para Politikası Kurulu toplantısında 250'şer baz pıuanlık faiz indirimleri gerçekleştirmişti. Bazı ekonomistlerin beklentisi TCMB'nin yıl sonuna kadar her toplantıda 250 baz puan indirime giderek yüzde 42,5 seviyesinde olan politika faizini sene sonunda yüzde 30'a indirmesi yönündeydi. JP Morgan Nisan toplantısıyla beraber TCMB'nin 250 baz puan yerine 150 baz puanlık indirimlere geçeceğini tahmin ediyor.

İçsel enflasyon baskılarının arttığı ve döviz kuru volatilitesinin sürdüğü bir ortamda, TCMB’nin 2025 yıl sonunda faiz oranını yüzde 35 seviyelerine çıkaracağı tahmin ediliyor. Bu tahmin, daha önceki yüzde 30’luk seviyelerden bir yükseliş anlamına geliyor.

Yabancı yatırımcı pozisyonları ve döviz riski

Yabancı yatırımcıların Türk varlıklarına ilgisinin arttığı gözlemleniyor. JP Morgan, Türk tahvillerine yapılan yatırımların, 2025’in başından itibaren yüzde 10 civarına ulaşan bir oranla devam ettiğini aktarıyor. Ancak, döviz kuru riskleri ve siyasi gelişmelerin, yerli para birimindeki dolarlaştırma eğilimini körükleyebileceği ve sermaye çıkışlarını hızlandırabileceği uyarısında bulunuyor.

JP Morgan, döviz rezervlerinin bu dönemde kritik rol oynayacağını ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) rezerv kapasitesinin döviz istikrarını sağlamak için yeterli olduğunu, ancak bu durumun uzun vadede sürdürülebilir olup olmayacağının dikkatle izlenmesi gerektiğini belirtiyor.

Ekonomik görünüm ve strateji önerileri

JP Morgan, Türkiye’nin siyasi risklerinin ekonomik dengesizlik yaratma potansiyelini vurgularken, döviz ve faiz stratejilerinde dikkatli bir yaklaşım sergilenmesini öneriyor. Yabancı yatırımcıların, Türkiye’deki döviz pozisyonlarını ve Türk tahvillerini tercih etmeye devam etmesine rağmen, artan belirsizlik nedeniyle piyasa oynaklığı yüksek kalıyor.

Rapor, Türkiye’deki ekonomik dengelerin korunması için Merkez Bankası’nın döviz rezervlerini ve faiz oranlarını dikkatli bir şekilde yönetmesi gerektiğini ifade ediyor. JP Morgan, bu dönemde “izle ve bekle” stratejisinin en uygun yaklaşım olacağını belirtiyor.