Esad'ın iktidarını sona erdiren Colani kimdir?
Esad ailesi Suriye'de yarım yüzyıldan fazla bir süredir iktidardaydı. Devlet Başkanı Beşar Esad'ın iktidarına ilk kez meydan okuyan ayaklanmadan on yıldan fazla bir süre sonra isyancıların sürpriz bir hamlesiyle Esad devrildi ve ülkeden kaçarak Rusya'ya gitti.
Bundan sonra olacaklar, farklı muhalif güçlerin nasıl bir araya geleceğine ve yabancı paydaşların yaratılan güç boşluğundan nasıl yararlanacağına bağlı. Neredeyse kesin olan bir şey varsa o da 13 yıldır süren iç çatışmalar nedeniyle zaten harap olmuş olan ekonominin zarar görmeye devam edeceği. İşte Esad'ı deviren harekâtın lideri Ahmed Hüseyin el Şara’nın da (Muhammed Colani) aralarında bulunduğu iç aktörler ve etkili dış taraflara dair bilinmesi gerekenler:
Colani hakkında neler biliniyor?
Şam'ın ele geçirilmesi HTŞ ya da diğer adıyla Levant'ın Kurtuluşu Örgütü tarafından yönetildi ve bu örgütün lideri olan, daha çok takma adı Muhammed El Colani olarak bilinen Suriyeli Ahmed El Şaraa'yı bir anda Suriye'nin geleceği üzerinde söz sahibi olabilecek oldukça etkili bir konuma getirdi. HTŞ, ABD'ye yönelik 11 Eylül saldırılarından sorumlu olan El Kaide'nin bir kolu olan Nusra Cephesi'nin devamı niteliğinde. El Colani ABD işgalinden sonra Irak'ta El Kaide'ye katıldı ve orada Amerikalılar tarafından gözaltına alınıp hapse atıldı. HTŞ, ABD gibi çeşitli ülkeler tarafından terör örgütü olarak tanımlanıyor. ABD Colani hakkında bilgi verenlere 10 milyon dolar ödül koymuştu.
Colani geçmişiyle bağını kopardığını öne sürdü. Grubunun HTŞ olarak yeniden öne çıkmasının kökleri 2017’ye dayanıyor. Colani 6 Aralık’ta CNN’e verdiği röportajda, “Sözlerle değil eylemlerle yargılayın. Gerçekler kendi adına konuşuyor. Bu sınıflandırmalar siyasi ve aynı zamanda yanlış” dedi. Şu anda bir etki kampanyası yürütüyor gibi görünüyor ancak Şam ele geçirilmeden önce 42 yaşındaki savaşçı kendisi hakkında çok az açıklama yapıyordu.
Yaklaşık 15 bin savaşçıyı komuta ettiğine inanılan Colani’nin şimdi başkent Şam, Halep, Hama ve Humus da dahil olmak üzere yeni ele geçirilen şehirlerde yerel yönetim inşa etmeye odaklanması bekleniyor. Ulusal Kurtuluş Cephesi olarak bilinen Türkiye destekli şemsiye gruptan savaşçılar da HTŞ'ye katıldı.
Bölgedeki etkili olan diğer gruplar kimler?
Rusya, İran ve Lübnanlı grup Hizbullah'ın yardımıyla şimdiye kadar savaşçı grupların elindeki toprakları ülkenin yaklaşık üçte biriyle sınırlamayı başaran Esad'a bağlı güçlerin kalıntıları var. Görünüşe göre birkaç gün içinde eriyip giden bu gruplara ne olacağı ucu açık bir soru.
Bir de Suriye Ulusal Ordusu var. Bu grup, rejime yönelik saldırılarda diğer isyancılarla birlikte çalışan Türkiye’nin desteklediği bir grup. Uyumlu bir grup değiller ancak rejimi devirmek ve HTŞ'yi kontrol altına almak gibi ortak bir hedefi paylaşıyor gibi görünüyorlar. Bir diğer oyuncu ise YPG. Suriye'deki Kürtler için özerklik isteyen ve bu hedefi ilerletebilecek herhangi bir güçle çalışmaya istekli olduğunu gösteren Suriye Kürt Demokratik Birlik Partisi'nin silahlı kanadı.
Etkili olan dış güçler kimler?
Aralarında Rusya, İran, ABD ve Türkiye'nin de bulunduğu yabancı güçler savaşı, bölgenin jeopolitik fay hatlarının kesiştiği bir ülkede nüfuzlarını genişletmek için bir fırsat olarak görüyor. Şu anda Esad'ın destekçileri olan Rusya ve İran kaybedenler olarak görülüyor. Türkiye'nin ise kazanacağı bir şeyler var. ABD'nin pozisyonu ise ocak ayında yeni bir başkana geçileceği için değişkenlik gösteriyor.
Suriye'nin Soğuk Savaş dönemindeki müttefiki Rusya, Eylül 2015'te başlattığı bombardımanla savaşı Esad rejiminin lehine çevirdi. Rusya uzun süredir eski Sovyetler Birliği dışındaki tek askeri üssünü Suriye'nin Akdeniz'deki Tartus limanında tutuyordu ve 2017'de Lazkiye yakınlarındaki bir hava üssüne erişimini koruyan bir anlaşma yaptı. Ancak Rusya'nın dikkati son zamanlarda Ukrayna'daki savaşa odaklanmış durumda. TASS devlet medyası Esad ve ailesine Rusya'da sığınma hakkı verildiğini duyurdu.
İran, Orta Doğu'daki başlıca müttefiki olan Esad rejiminin ayakta kalmasını sağlama hedefine ulaşmak için seçkin Devrim Muhafızlarını Suriye'ye konuşlandırdı. Bu ittifak İran'a Irak ve Suriye üzerinden Lübnan'a uzanan bir kara koridoru sağladı ve bu koridor üzerinden İsrail'le bir yılı aşkın süredir devam eden çatışmalar nedeniyle büyük ölçüde zayıflamış olan Hizbullah'a daha kolay silah ve teçhizat ulaştırabildi.
Türkiye savaşta karmaşık bir rol oynadı. 2011'deki ayaklanmanın başlangıcında Esad'ın müttefiki olan ve daha sonra Suriyeli isyancıların destekçisi olan Türkiye, Suriye savaşındaki kargaşayı kullanarak bu ülkede ve Irak'ta toprak ele geçiren El Kaide uzantısı IŞİD’e karşı ABD öncülüğündeki koalisyonun bir parçası oldu. Ancak Türkiye bölgede kökleri terör örgütü PKK’ya dayanan ABD destekli YPG’ye defalarca saldırdı. ABD yıllarca rejime karşı savaşan Suriyeli isyancılara gizli destek sağladı ancak 2017 ortasında bundan vazgeçti. ABD, 2014'te IŞİD’e karşı hava harekatıyla mücadelede önemli bir rol oynadı. IŞİD’in Suriye'de kontrol ettiği toprakları kaybetmesinin ardından ABD varlığını azalttı ancak radikal grubun kalıntılarıyla mücadele etmek amacıyla küçük bir güç bulundurmaya devam etti. Bunlara rağmen seçilmiş Başkan Donald Trump, ABD'nin Suriye ile “hiçbir ilgisi olmaması” gerektiğini söyledi.
Suriye ekonomisinden geriye ne kaldı?
14 yıllık savaş Suriye ekonomisine büyük zarar verdi. Güvenilir verilerin azlığı, ülkenin üretimini belirlemeyi zorlaştırıyor. Dünya Bankası’nın 2022 tahminlerine göre Suriye’nin gayri safi yurtiçi hasılası savaş öncesindeki yaklaşık 60 milyar dolarlık seviyesinden 2020 yılına kadar yarıdan fazla küçüldü. Sonuç olarak ülke 2018’den bu yana düşük gelirli ülke olarak sınıflandırılmaya başlandı.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı verilerine göre 2020 yılı itibariyle istihdam oranı yaklaşık yüzde 50 seviyesindeydi ve Suriye'nin insani gelişmişlik endeksi, eğitim ve sağlık hizmetlerinin aksaması nedeniyle 35 yıl geriye gitti. Suriye, iç savaş patlak vermeden önce de petrol üreticisi bir ülkeydi ve kendi iç yakıt ihtiyacını bile zor karşılıyordu. Zeytinyağı ve Antep fıstığında niş bir ihracat pazarı vardı ancak savaş Suriye'nin tarımsal üretiminin çökmesine yol açtığı için bu büyük ölçüde ortadan kalktı. Ülke, özellikle süper ucuz amfetamin benzeri haplarla yasadışı uyuşturucu ticaretinde katlanarak artan bir büyüme ile dikkat çekti.
Esad rejiminin çöküşü piyasaları nasıl etkiledi?
Suriye'de Devlet Başkanı Beşar Esad'ın çarpıcı düşüşüne piyasalar sakin bir tepki verdi. Altın ve petrol fiyatları yüzde 0,4 civarında yükseldi ancak bu, olayların bu kadar hızlı gelişmesi için mütevazı bir hareket ve hücum belirtisi yok. Petrol fiyatları ise Orta Doğu'daki belirsizlik endişelerini artmasıyla pazartesi günü öğleden sonra Asya ticaretinde yükseldi. West Texas Intermediate (WTI) ham petrolü yüzde 1,2 artışla varil başına 68 dolara yükselirken, Brent ham petrolü yüzde 1 artışla varil başına 71,9 dolara tırmandı.
"Dünya" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
-
Elon Musk'ın bir yıllık özel jet seyahatleri, derinleşen siyasi bağlarını ortaya koyuyor
forbes.com.tr
-
-
-
Elmasta azalan talep ve suni üretim dönemi: De Beers'ın elmas stoku 2008 krizi sonrası zirve yaptı
forbes.com.tr
-
-
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 kişisi (Kasım 2024)
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?
-
Nilgün Balcı Çavdar
Türk Milyarderler
-
forbes.com.tr
2025 Forbes 30 altı 30'dan İlayda Şamilgil: NASA projesinden kendi girişimine
-
Nilgün Balcı Çavdar
Bir varmış bir yokmuş