;
Arama

Türkiye'de denizlerde rüzgar enerji santralleri ne zaman kurulacak?

Türkiye'de rüzgar enerjisi sektörü 2024'te büyüse de 2035 hedeflerine ulaşmak için yenilenebilir enerji yatırımlarının artarak devam etmesi gerekiyor. Bu noktada 2030'larda faaliyete geçmesi beklenen deniz RES'lerinin önemi artıyor.

14 Şubat 2025, 10:52 Güncelleme: 14 Şubat 2025, 17:02

Türkiye’de 2024 yılı yenilenebilir enerji yatırımlarının yeniden hızlandığı bir dönem olarak kayıtlara geçti. Açıklanan YEKA yarışmalarına hem güneş hem de rüzgâr alanında çok sayıda talep geldi.

Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği (TÜREB) tarafından düzenlenen toplantıda konuşan TÜREB Başkanı İbrahim Erden, rüzgâr enerjisi yatırımlarının 2023 yılında 537 megavat (MW) ile dip yaptığını, 2024 yılında ise bu yatırımların 1.310 MW’ye yükseldiğini ifade etti. Böylece kümülatif RES gücü 11.700 MW’yi aştı. Türkiye’nin toplam enerji üretiminde rüzgârdan faydalanma oranı ise yüzde 11,5 seviyesinde seyrediyor.

Hidroelektrik dâhil yenilenebilir enerjinin payı ise yüzde 42 civarında. TÜREB Başkanı Erden, hidroelektrikteki potansiyelin büyük ölçüde kullanıldığı için bu alanda yeni yatırımların olmadığını ifade ediyor.

Türkiye’de fosil enerjiden yenilenebilir enerjiye dönüşte kullanılan iki kaynak güneş ve rüzgâr. Rüzgârda kurulu güç 11.700 MW seviyesinde, yani başka bir ifadeyle 11,7 GW. Yapılan çalışmalara göre Türkiye’nin rüzgârda 200 GW potansiyeli var. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2035 hedefi ise deniz üstü rüzgâr enerjisi santrallerinde (offshore) 5 GW, karasal RES’lerde ise 43 GW’ye ulaşmak.

İlk deniz üstü RES’ler en erken 2030’larda

Türkiye’nin hâlihazırda kurulu bir deniz RES santrali yok. Bu santraller karadaki muadillerine göre daha yüksek verimlilikle çalışmasıyla biliniyor. Özellikle AB ülkelerinin büyük kapsamlı deniz üstü RES yatırımları bulunuyor. TÜREB yönetim kurulu üyeleri, denizdeki santrallerin sabit temelli ve yüzer olmak üzere ikiye ayrıldığına dikkat çekiyor.

Denizde bir RES santrali kurulması, karadakine göre çok daha maliyetli. TÜREB yetkilileri, denizde kurulacak yatırımlarda maliyetin sabit temelli santrallerde dört kat, yüzer santrallerde ise altı-yedi kat arttığını vurguluyor. Öte yandan, yapım aşamaları da uzun sürüyor.

Türkiye’de deniz üstü RES’lerde en büyük potansiyel Ege Bölgesi’nde yer alıyor. Karadeniz’de hem rüzgârın çok güçlü olmadığı hem de denizin hızlı derinleştiği için projelerin zor olduğu belirtiliyor. Yine de şu anda proje çalışması yapılan yerlerin çoğu Marmara Bölgesi’nde. Bunun temel sebebi, Ege Bölgesi’nin Yunanistan’la paylaşılan bir deniz olması ve Ankara–Atina ilişkilerinin zaman zaman gerilmesi.

TÜREB yetkililerine göre deniz üstü RES’ler, yüksek maliyetlerine rağmen büyük bir gereklilik arz ediyor. Türkiye projelerine başlayarak erken bir şekilde bilgi ve tecrübe biriktirebilir. Bu da ilerleyen zamanlarda başka ülkelere iş gücü ve bilgi ihracı olarak Türkiye’ye katma değer sağlayabilir. Karasal santrallerin bakımı alanında Türkiye’nin uluslararası pazarda gittikçe daha fazla söz sahibi olduğu ve bunun da katma değer sağladığı vurgulanıyor.

Yenilenebilir enerji sektörü Türkiye için bir fırsat

Yenilenebilir enerji sektörü, Türkiye açısından fırsat olabilecek bir krizden geçiyor. ABD Başkanı Donald Trump, yenilenebilir enerji alanındaki yatırımları durdurmak istiyor. Joe Biden’ın Enflasyonu Azaltma Yasası (IRA) ile yeşil enerji yatırımlarına büyük teşvikler açıklanmıştı. TÜREB Başkanı İbrahim Erden, bu nedenle birçok büyük üreticinin ABD’ye kaydığını, ancak Washington’un cazibesini yitirmesiyle bu yatırımcıların yeni pazar arayışlarına girebileceğini ifade ediyor.

Türkiye şu anda bu alanda dünya genelinde 12. sırada, Avrupa’da ise ilk 10’da yer alıyor. Forbes Türkiye’nin sorularını yanıtlayan TÜREB Başkanı İbrahim Erden, Polonya, Portekiz ve Romanya gibi ülkelerin Türkiye’nin bu alandaki rakipleri olduğunu belirtti.

Türkiye her aşamada yer alabilir

TÜREB yetkilileri, Türkiye’deki rüzgâr enerjisi sektörünün 2 milyar doların üzerinde olduğunu ifade etti. Avrupa Birliği de enflasyon programı üzerinde çalışıyor. Türkiye de Greater Europe (Geniş Avrupa) bölgesinde değerlendirildiği için, Şubat sonunda açıklanacak programdan faydalanabilecek. TÜREB’e göre Türkiye’deki sektörün büyüklüğü 5-10 milyar dolara ulaşabilir.

Bu kapsamda TÜREB’in hedefi, WindEurope 2028 Yıllık Etkinliği'ni Türkiye’de düzenleyebilmek. Bu yılın Haziran ayında ise WindEurope Technology Workshop İstanbul’da gerçekleştirilecek.

Türkiye, bu alanda hem Batı’dan hem de Doğu’dan yatırım çekme potansiyeline sahip. Son yapılan YEKA yarışmasında Çin’den de talep geldiği, ayrıca ihaleyi kazanan şirketlerden birine Körfez destekli bir fonun da katkıda bulunduğu belirtiliyor.

Türkiye sadece kurulumda değil, aynı zamanda üretimde de pay sahibi. TÜREB’in Başkan Yardımcılarından Ali Aydın, Türkiye’nin Batılı ekosistemin bir parçası olduğunu vurgulayıp kule, kanat ve jeneratör gibi teknolojileri hâlihazırda üreten şirketlere sahip olduğunu belirtti. Yani, başka bir ifadeyle Türkiye, bir rüzgâr türbinini üretebilecek kapasiteye sahip. Burada özellikle ihale şartnamelerinin yerli ürünlerin tercih edilmesinde büyük rol oynadığı belirtiliyor.

2025 YEKA tarihleri daha erken açıklanabilir

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde uzun bir aranın ardından ilk kez yenilenebilir enerji kaynak alanları (YEKA) yarışmaları düzenlemişti. Yapılan projelere yüksek talep gelmişti. Öğrenilen bilgilere göre, 2024 yarışmalarında başvuru süresinin kısa olması nedeniyle yabancı yatırımcılar, yerli yatırımcılara kıyasla daha az talep gösterdi. Projelerin maliyeti, fizibilite çalışmaları ve başvurunun bir kısmının Noel tatillerine denk gelmesi sebebiyle, hâlihazırda Türkiye’de yerleşik olmayan yatırımcıların bir kısmı başvuru yapmadı.

Bu konuda Bakanlık harekete geçti. Ocak ayında sahaların belirlendiği ve kapasite çalışmalarının yapıldığı öğrenildi. Yeni YEKA yarışmalarına ilişkin duyurunun daha erken yapılması durumunda, daha fazla başvuru yapılacağı ifade edildi.

İhalelerde ‘Süper İzin’ dönemi

Türkiye’de yenilenebilir enerji yatırımları için şartlar kolaylaştırılıyor. Projelerde alım garantisi 10 yıldan 20 yıla yükseltildi.

Kapasite artırma imkânlarının yanı sıra, her yıl en az 2.500 MW’lik YEKA yarışmasının düzenlenmesi hedefleniyor. Hem teknoloji ucuzluyor hem de tecrübe artıyor; bu da yatırım maliyetlerini azaltıyor. Daha uzun süreli alım garantisi, aynı zamanda daha düşük finansman maliyeti anlamına da geliyor.

Ayrıca, yatırımların hızlandırılması için "süper izin" düzenlemesi getirildi. Sektör temsilcilerinin şikâyetçi olduğu uzun ve birbirine bağlı onay süreçleri hızlandırıldı. TÜREB yetkilileri, burada izinlerin yine alındığını ancak sürecin hızlandırıldığını vurguluyor.

TÜREB Başkanı İbrahim Erden, Ukrayna–Rusya Savaşı’nın ardından AB’nin üye ülkelere dönüşümü hızlandırma direktifi gönderdiğini ve üyelerin yarısının onay sürecini iki yıla çektiğini ifade etti. 


"Para - Yatırım" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

  • Türkiye'deki startup yatırımları 2024'te rekor kırdı

    Türkiye'deki startup yatırımları 2024'te rekor kırdı

  • Merkez Bankası rezervlerinde yeni rekor

    Merkez Bankası rezervlerinde yeni rekor

  • BlackRock ve Vanguard, SEC düzenlemeleri nedeniyle toplantıları iptal etti

    BlackRock ve Vanguard, SEC düzenlemeleri nedeniyle toplantıları iptal etti

  • Yatırımcı ilgisi değişiyor: Küresel piyasalar ABD’yi geride bırakıyor

    Yatırımcı ilgisi değişiyor: Küresel piyasalar ABD’yi geride bırakıyor

  • Capital One ve Discover hissedarları 35 milyar dolarlık birleşmeye onay verdi

    Capital One ve Discover hissedarları 35 milyar dolarlık birleşmeye onay verdi

  • Reuters: Tüpraş ABD yaptırımları nedeniyle Rus petrolü alımını durdurdu

    Reuters: Tüpraş ABD yaptırımları nedeniyle Rus petrolü alımını durdurdu

Yazarlar

Çok Okunanlar