Nestle'nin altıncı fabrika hamlesi hayvan mamasına
Her şey, 1867 yılında İsviçreli kimyager Henri Nestlé’nin bebeklerin sağlıklı beslenmesini sağlamak için geliştirdiği süt bazlı mama “Farine Lactée” ile başladı. O dönemde bebek ölümlerinin yüksek olduğu Avrupa’da, bu yenilikçi formül kısa sürede hayat kurtaran bir ürün haline geldi. Henri Nestlé’nin vizyonu, sadece bir gıda markasının değil, dünyada nesiller boyu sürecek bir beslenme devriminin temelini attı.
Nestlé, 1905 yılında Anglo-Swiss Condensed Milk Company ile birleşerek global bir gıda devine dönüşürken, 1906’da Türkiye pazarına adım attı. Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Nestlé süt tozları ve bebek mamaları İstanbul’da eczanelerde satılmaya başladı. İlk Nestlé tabelaları, dönemin en hareketli ticaret merkezi olan Galata’daki dükkânlarda yerini aldı. Cumhuriyet’in kuruluşuyla birlikte şirket, Türkiye’deki varlığını güçlendirerek kahve, çikolata ve süt ürünleriyle bugün 6 fabrikasıyla 2 bin 800 kişiye istihdam sağlıyor. Türkiye’de 9 farklı kategoride 800’ü aşkın ürünü ve 50 markasıyla faaliyet gösteriyor.
Bursa, Balıkesir ve İstanbul’daki fabrikalarında çikolata, kahve, içecek, kahvaltılık gevrek, su ve medikal beslenme ürünleri (%100 suda çözünebilir lif içeren takviye edici gıda) üreten Nestlé Türkiye, Medikal Beslenme İş Birimi ile yerel Ar-Ge gücüyle Almanya ve İtalya gibi pazarlara ihracat gerçekleştiriyor. Medikal beslenme alanında Türkiye’de yerli üretim yapmak için ruhsat alan ilk şirket olan Nestlé’nin Balıkesir’deki fabrikası Avrupa’daki tesisleri arasında en yüksek solar geri dönüştürülebilir enerji üretimine sahip konumda bulunuyor. Nestlé’nin şimdiki hedefi ise yeni yatırımıyla evcil hayvan beslenmesinde de Türkiye’yi bölgesel bir üretim merkezi haline getirmek olacak.
Nestle Türkiye’nin dün gerçekleştirdiği basın toplantısında konuşan Nestle Türkiye Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Başak Ünal, “Geniş ürün portföyümüz ile Türkiye’de her 10 evden 9’una ulaşıyoruz. Nestle son 20 yılda Türkiye’ye 432 milyon İsviçre frangı yatırım yaptı. Yüzde 86’sını yerel kaynaklardan gerçekleştirdiği üretimini büyütecek yeni yatırımlar yapmaya odaklandık. 2025 yılında yeni evcil hayvan maması fabrikasını faaliyete geçireceğiz” diyor. 98 milyon İsviçre frangı değerindeki bu yatırım kapsamında, Purina markasıyla evcil hayvan maması üretecek yeni bir fabrika faaliyete geçecek. Türkiye’deki altıncı Nestlé fabrikası olacak tesis, hem iç pazara hem de bölgeye ihracat yapacak. Ünal, PwC ile gerçekleştirdikleri araştırmaya göre, Nestlé Türkiye’nin 2023 yılında Türkiye ekonomisinde toplam 33,6 milyar TL karşılığı katma değer yarattığını söylüyor.
Yerel tarımı destekleyen projeler
Şirketin üretiminde 106 yerel üreticiyle iş birliği yapılırken, kullanılan hammaddenin yüzde 86’sı yerel kaynaklardan sağlanıyor. Tarım sektörüne yönelik projeleriyle yerel üreticilere katkı sağlamak istediklerini dile getiren Başak Ünal, “TEMA Vakfı iş birliğiyle yürüttüğümüz ‘Fıstığımız Bol Olsun’ projesi sayesinde, Antep fıstığında verimlilik 2,5 kat arttı ve 8 bin kişi sürdürülebilir tarım konusunda eğitim aldı” diyor. Eğitim alanında ise Nescafé ve TEV iş birliğiyle yüzlerce gence burs desteği sağlanıyor.
Kadın sağlığına yönelik çalışmalar da şirketin öncelikleri arasında. “Pembe Kurdele” hareketi kapsamında Hatay’da kadınlarla bir araya gelen Nestlé, Memeder iş birliğiyle Van, Muş ve Gaziantep’te meme kontrolü yapmayan 1000 kadını doktor muayenesine teşvik etti. Evcil hayvan sağlığına yönelik sosyal projelere de önem veren şirket, Purina PetCare markasıyla patili dostlara tonlarca mama bağışladı.
Nestlé’nin global taahhüdü net sıfır. Bu doğrultuda, karbon salımını azaltmaya yönelik tüm operasyonlarda, üretim alanlarında ve tedarik zincirinde sürdürülebilir çözümler hayata geçiriliyor. Nestlé Türkiye Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Başak Ünal, şirketin bu alandaki ilerlemesini şu sözlerle anlatıyor: “Hedefimiz net sıfır. 2025’te karbon salımını yüzde 20, 2030’da yüzde 50 azaltarak 2050’de sıfır emisyona ulaşmayı planlıyoruz. Küresel olarak 2025 hedefine geçen yıl ulaştık. Türkiye’deki çalışmalarımız da bu sürece önemli katkı sağladı.”
Nestlé Türkiye, tüm fabrikalarında sertifikalı yenilenebilir elektrik enerjisi kullanıyor. Aynı zamanda, karbon ayak izini daha da düşürmek için lojistik ağında elektrikli araç ve TIR kullanımını her geçen gün artırıyor.
Sürdürülebilirlik politikalarının temel taşlarından biri de atık yönetimi. Ünal, “Karacabey ve Kestel fabrikalarımız sıfır atık sertifikasına sahip. Atık yönetimimizi uluslararası standartlara uygun şekilde yürütüyoruz” diyerek, şirketin bu alandaki öncülüğünü vurguluyor. Ünal, Nestlé Türkiye’nin çevresel etkisini azaltmak için de somut adımlar attığını söylüyor. Ad Net Zero Türkiye’nin ilk imzacılarından biri olan şirket, sürdürülebilir reklamcılık alanında fark yaratmak istiyor. “Burası Yuvamız” adlı reklam filmiyle, geri dönüştürülebilir malzeme kullanımı, kağıt tüketimini azaltan QR kod entegrasyonu ve lojistik süreçlerde çevreci tercihlerle sektöre öncülük ediyor.
"Ekonomi" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?
-
Nilgün Balcı Çavdar, Cem Cemal Pekin, Erkan Kızılocak
Forbes Türkiye dolar milyarderi Türkler 2025 listesi
-