Made in Vietnam, yeni Made in China olacak
ABD Başkanı seçilen Donald Trump, ABD'ye ithal edilen mallara yüksek oranda gümrük vergileri koyma planının dış ticaret açığını azaltacağını, gıda fiyatlarını düşüreceğini ve yurtiçinde daha fazla iş yaratacağını savunuyor.
Seçilmiş Başkanı, seçim kampanyasında tüm endüstrilerin ABD’ye taşıma sözü vererek "Çin'den Pensilvanya'ya, Kore'den Kuzey Karolina'ya, Almanya'dan Georgia'ya üretimde kitlesel bir göç göreceksiniz" demişti. Ancak böyle bir göçün gerçekleşmesi pek olası görünmüyor. En azından Trump’ın beklediği ölçekte ve hızda gerçekleşmeyecek.
Bunun yerine, Trump’ın bu politikalarından büyük ölçüde faydalanacak bir ülke bulunuyor: Vietnam.
Michigan Eyalet Üniversitesi’nde tedarik zinciri yönetimi profesörü olan Jason Miller, konuya ilişkin Forbes’a verdiği görüşlerde "Önceden Çin’de üretiliyorsa, şimdi Vietnam’da üretilecek. Bu üretim Amerika’ya geri dönmeyecek" dedi.
Önceki Trump yönetimi sırasında, Apple, Foxconn ve Intel gibi büyük yabancı şirketler, üretim portföylerini çeşitlendirmek amacıyla Vietnam’a yönelmeye başladı. Sadece iki ay önce, SpaceX de Vietnam’a 1,5 milyar dolarlık bir yatırım yapacağını duyurdu. Hatta Trump Organization bile ülkede yeni duyurulan 1,5 milyar dolarlık bir lüks gayrimenkul anlaşmasıyla yatırım yapıyor.
Şimdi ise, bu Güneydoğu Asya ülkesi, beklenen anti-Çin söyleminden fayda sağlamak için oldukça iyi bir konumda bulunuyor. Özellikle de düzenlemeleri hızla sadeleştirip işletmelerin hızlıca taşınmasını kolaylaştırırsa.
Vietnam, Hindistan gibi bölgesel rakiplerine kıyasla bir dizi avantaja sahip. İlk olarak, tek partili otoriter bir devlet olarak Vietnam, iş dostu yeni politikaları hızlı bir şekilde belirleyip uygulayabiliyor. Ayrıca coğrafi olarak da iyi bir konumda: Şu anda dünyanın en yoğun 50 limanından üçüne sahip ve Çin’e komşu olması, iki ülke arasındaki ticaret ve lojistiği kolaylaştırıyor.
Daha da önemlisi, Vietnam’ın Avrupa Birliği ile bir serbest ticaret anlaşması bulunuyor. Bu, Singapur dışında bölgedeki hiçbir ülkenin sahip olmadığı bir avantaj. (Hindistan şu anda böyle bir anlaşma için müzakereler yürütüyor; bu da AB ile dünyanın en kalabalık ülkesi arasında ithalat ve ihracatı kolaylaştıracak bir adım olabilir.)
Vietnam, büyük projeleri desteklemek için gereken altyapıyı iyileştirme konusunda da hızlı adımlar atıyor. Örneğin, bu yılın başlarında yürürlüğe giren bir kararname, şirketlerin geleneksel devlet enerji şirketi yerine güneş enerjisi üreticilerinden yeşil enerji satın almasına izin verdi. Bu adım, şirketlerin iklim hedeflerine ulaşmasını kolaylaştırdığı için Apple, ülkenin en büyük yabancı yatırımcısı olan Samsung ve ABD’nin Hanoi Büyükelçiliği tarafından memnuniyetle karşılandı.
Trump, son aylarda defalarca Amerikan üretimini teşvik etmek ve ithal edilen yabancı ürünleri daha pahalı hale getirmek istediğini belirtti. Meksika’yı ve Çin’i hedef alan Trump, bu ayın başlarında Meksika’da üretilen ürünlere yüzde 25 ile yüzde 100 arasında gümrük tarifeleri uygulayacağını söyledi. Daha önce ise Çin’de üretilen ürünlere yüzde 60, yurtdışında üretilen her şeye ise yüzde 20 oranında genel bir gümrük tarifesi getirilmesi gerektiğini ifade etmişti. Bu politikaya Vietnam da dahil. Ancak Vietnam, bu süreçte bir büyüme fırsatı gördüğünü açıkça ortaya koyuyor.
Indiana Üniversitesi’nde yönetişim profesörü ve Vietnam başbakanının eski danışmanlarından Anh Ngoc Tran, Forbes’a yaptığı açıklamada "Vietnam, bu doğrudan yabancı yatırım dalgasını nasıl yönettiğine bağlı olarak orta düzeyde başarılı da olabilir, büyük bir başarı da elde edebilir" dedi.
Tran, Vietnam’ın bu katı yeni ticaret kurallarından nasıl faydalanabileceğine dair Hanoi için bir rapor hazırladığını belirtti. Vietnam, büyük bir yabancı sermaye akışının ülkeyi 2045 yılına kadar gelişmiş, yüksek gelirli bir ülkeye dönüştüreceğini umut ediyor. Tran’ın öncelikli önerileri arasında, tedarikçi ekosistemlerini beraberinde getirecek çok uluslu şirketleri hedef almak ve yüksek değerli ürünlere odaklanmak yer alıyor.
"Vietnam, diğer şirketleri de ülkeye çekecek firmalara öncelik vermeli" diyor Tran. "Apple’ı getirirseniz, Apple’a yakın olmak isteyen birçok tedarikçi de gelir. Bu da Vietnam’ın daha yüksek teknoloji sektörlerine geçiş yapmasını sağlar. Ayakkabı ve tekstil üretimi yerine biyoteknoloji, yapay zeka ve yarı iletkenlere yönelmeliyiz."
Bu öneri, Vietnam’ın Güneydoğu Asya’daki üretim merkezi köklerinden bir sapmayı temsil ediyor. Ülke, 1990’larda Nike ve Adidas gibi çok uluslu şirketler için ayakkabı ve tekstil üretimiyle adını duyurdu. Ancak 2000’lere gelindiğinde, büyük elektronik şirketleri, daha düşük iş gücü maliyetlerinden ve Vietnam’daki avantajlı ticaret anlaşmalarından faydalanmak için Çin’den çıkmaya başladı. Samsung, 2008’de Vietnam’da ilk üretim tesisini açtı ve ardından LG ve Intel gibi diğer büyük çok uluslu şirketler hızla onu izledi. Bu milyar dolarlık anlaşmalar dalgası, büyük firmaların küçük tedarikçilerinin de ülkede faaliyet göstermeye başlamasına yol açtı.
Bu gelişmeler sonucunda Vietnam’ın ABD ile ticaret açığı, yani ihracat ile ithalat arasındaki fark, 2004 yılından bu yana üç katına çıktı. ABD Nüfus Bürosu’na göre, Vietnam şu anda ABD ile en büyük ticaret açığına sahip dördüncü ülke konumunda; önünde yalnızca Çin, Meksika ve Avrupa Birliği bulunuyor.
İlk Trump yönetimi, 2018 yılında Çin'de üretilen güneş panelleri ve çamaşır makineleri gibi belirli ürünlere tarifeler uyguladığında, bu, firmaların üretimi ABD'ye geri getirmesini teşvik etmedi. Bunun yerine, üretim Vietnam ve Tayland, Malezya ve Hindistan gibi diğer Asya ülkelerine kaydı. Ancak Vietnam’ın GSYİH’si, Çin dışında Asya’daki komşularından daha hızlı büyüdü ve yılda ortalama yüzde 6,2 oranında bir büyüme kaydetti.
Mayıs 2020'ye gelindiğinde Apple, AirPods üretimini Çin'den Vietnam'a taşımaya başladı. Aylar sonra, Foxconn’un Apple'ın talebi üzerine bazı iPad ve MacBook montajlarını Çin’den Vietnam’a kaydırdığı bildirildi. (Apple ayrıca bazı üretimlerini Hindistan’a da taşıdı.)
ABD Uluslararası Ticaret Komisyonu'ndan alınan istatistikler, 2018 ile 2019 arasında Vietnam’dan yapılan elektronik ithalatının neredeyse iki katına çıktığını gösteriyor. Dünya Bankası'nın 2023 raporuna göre, 2017 ile 2022 arasında, ABD’ye ithal edilen Çin yapımı ürünler (dikiş makinelerinden lazer yazıcılara kadar) azalırken, Vietnam yapımı ürünlerin payı aynı oranlarda arttı. Vietnam, bu fırsattan açıkça faydalandı.
Kaliforniya Üniversitesi, Los Angeles’tan ekonomi profesörü Pablo Fajgelbaum, "ABD-Çin tarifelerinden faydalanmayı başaran ülkelerden biri, en azından ticaret savaşının ilk birkaç yılında ABD’ye giriş açısından Vietnam oldu" dedi.
Fabrikaların Vietnam’a kaymasıyla birlikte ülkenin tüm ihracat ekonomisini büyüttü ve yalnızca ABD tüketicileri için değil, dünya genelindeki tüketiciler için de ürün üretmesini sağladı. Eğer Vietnam ve Çin arasında tarifelerde bir boşluk kalırsa, şirketlerin tesislerini Vietnam’a taşımaya devam edeceğini öngörüyor.
Geçtiğimiz ayın sonunda Maersk, Vietnam'ın kuzeyinde, Haiphong liman bölgesinde ilk gümrüklü deposunu açtığını duyurdu. Bu tesis, ürünlerin gümrük vergileri veya tarifeler ödenmeden önce depolanabileceği bir yer olarak hizmet verecek ve ilk müşterisinin Amazon Vietnam olacağını açıkladı. Danimarka merkezli oyuncak üreticisi Lego da bu ayın başlarında, Binh Duong'daki 1 milyar dolarlık yeni fabrikasının neredeyse tamamlandığını ve gelecek yılın başlarında faaliyete geçeceğini belirtti.
Vietnam, Trump ile de ilişkilerini güçlendirdi. Ekim ayı başlarında, seçilmiş başkanın oğlu ve Trump Organization’ın başkan yardımcısı Eric Trump, Hanoi dışında bir eyalette beş yıldızlı oteller ve golf sahalarını içeren 1,5 milyar dolarlık bir proje geliştirdiklerini duyurdu.
Eric Trump, Vietnamlı ortaklarına atıfta bulunarak, “Vietnam, lüks konaklama ve eğlence açısından muazzam bir potansiyele sahip ve bu bölgede lüksü yeniden tanımlamak için bu inanılmaz aileyle çalışmaktan son derece mutluyuz” dedi.
Yerel yatırımcılar da büyük fırsatlar görüyor. Ülkedeki en büyük yatırım firmalarından biri olan ve 3,7 milyar dolarlık varlığı yöneten VinaCapital’in baş ekonomisti Michael Kokalari, Forbes’a yaptığı açıklamada, tüm bu eğilimlerin lojistik ve temiz enerji şirketleri için talep yaratacağına ve Vietnam’daki orta sınıfı büyüteceğine inandığını söyledi. Kokalari, “VinaCapital olarak yatırım faaliyetlerimizin çoğu, büyüyen orta sınıftan doğrudan veya dolaylı olarak fayda sağlayan şirketlere odaklanıyor” dedi.
Bir zamanlar şirketler üretimlerini Çin’e kaydırırken, Trump’ın tarifelerinin bu kaymayı Vietnam’a daha da hızlandıracağı açık. Her halükârda, iç piyasa bu treni çoktan kaçırdı.