;
Arama

Maç Bitti, İş Zamanı!

Yıllarca antrenman yaptılar. Müsabakalarda ter döktüler. Altın madalya için her şeylerini ortaya koydular. Ancak bazıları için maç bitti. Şimdi sıra geldi bunca yıldır özenle oluşturdukları kişisel markalarını iş dünyasında kullanmaya. Bakalım profesyonel sporculuk kariyerine nokta koyan ünlü isimlerden kaçı sahadaki başarısını iş hayatında gösterebilecek?

30 Kasım 2024, 07:11 ÖÖ GÜNCELLENDİ
Maç Bitti, İş Zamanı!

2024 yazında gündemi meşgul eden konuların başında tüm dünyanın izlediği spor müsabakaları geliyor: Euro 2024, Paris Olimpiyatları, Wimbledon… Birçok spor dalında öne çıkan sporcular sadece yetenekleriyle değil kişilikleriyle, giyimleriyle ya da açıklamalarıyla gündem oluyorlar. Bu da onların zaman içerisinde birer kişisel marka haline gelmelerini sağlıyor. Bazıları için bu durum spor hayatlarıyla beraber sona ererken bazıları da popülaritelerini iş hayatına aktararak servetine servet katıyor.

Her Şey Sahada Başlıyor

Spordan iş hayatına geçiş yapan isimlerin ortak özelliği, başarılarını her şeyden önce sahada kanıtlamış olmaları. Forbes’un hazırladığı “Dünyanın En Fazla Kazanan 50 Sporcusu” listesi bunun bir kanıtı. Mayıs ayında yayınlanan araştırmaya göre, listeye giren 50 sporcunun geçen yıl kazandığı toplam gelir bir önceki yıla oranla yüzde 13’lük artış göstererek 3,8 milyar dolara ulaşmış. Bu gelirin dörtte üçünü maaş ve prim gibi yaptıkları sporun karşılığı olarak alırken; geriye kalan dörtte birini, yani neredeyse 1 milyar dolarını sahanın dışındaki girişimleri ve marka iş birlikleri sayesinde elde etmişler.

Listenin başında ise Cristiano Ronaldo, Jon Rahm ve Lionel Messi geliyor. Üçünün de benzer noktası, toplam varlığı 925 milyar dolar olan Suudi Yatırım Fonu tarafından desteklenen organizasyonlarda yer almaları. Ronaldo’nun forma giydiği Al Nassr kulübü ve Rahm’ın oynadığı LIV Golf turnuvası doğrudan Suudi Yatırım Fonu’nun portföyünde. Messi ise ülkenin turizm elçisi olarak hatırı sayılır bir gelir elde ediyor.

Soyunma Odasından Yönetim Kuruluna

Spordaki başarısını sahanın dışına taşımak denince aklımıza ilk gelen isim ise kuşkusuz Michael Jordan. NBA efsanesinin Nike ile yapmış olduğu iş birliği bugün hala işletme derslerinde okutuluyor. Forbes’un hesaplamalarına göre 2 milyar doların üzerinde kişisel serveti olduğu tahmin edilen Jordan, bunun 1,5 milyar dolarını Nike ile ilk imzayı attığı 1984 yılından bu yana aldığı ödemelerle elde etmiş. Kendisi için oldukça kârlı bir anlaşma olduğu kesin. Peki ya Nike için? 1980’lerde rakibi Adidas’ın ancak yarısı büyüklüğünde olan Nike, Michael Jordan ile yaptığı anlaşma sayesinde belki basketbolun değil ama pazarlama oyununun kurallarını yeniden yazdı. 1985 yılında ikonik uçan adam logosuyla piyasaya sürülen Air Jordan modelinin satışları Nike’a sadece o yıl 126 milyon dolar kazandırdı. Bu rakamın Nike’ın üç yıllık satış beklentilerinin tam 40 katı olduğu düşünülürse ne kadar büyük bir ticari başarıdan bahsettiğimiz daha iyi anlaşılabilir. Nike’ın karşılaştığı önemli sorunlardan birinin “yeni jenerasyonların Jordan’ı yeteri kadar tanımaması olduğu” olduğu iddia ediliyor.

Bir Kişisel Markanın Kurumsal Stratejisi

Nereye gitse, ne giyse olay olan David Beckham, benimsediği strateji ve yıllar içerisinde verdiği ticari kararlar sayesinde kişisel bir markanın başarılı bir şirkete nasıl dönüştüğünün de en iyi örneği.

Beckham, 2018 yılında ipleri kendi eline almaya karar vererek David Beckham Ventures’i kuruyor. Eskiden kendisine ait bir fotoğrafçısı bile olmayan Beckham, bu yeni stratejisi sayesinde kendi işinin ve markasının tartışmasız hakimi haline geliyor. 2022 yılına gelindiğinde David Beckham Ventures işbirlikleri yönetimi, pazarlama, halkla ilişkiler ve sosyal medyada uzmanlaşmış otuz kişilik bir ekibe ulaşıyor; hatta Beckham ailesinin kişisel yatırımlarını yönetiyor. Beckham 2022 yılına gelindiğinde şirketinin yüzde 55’lik hissesini 270 milyon dolara perakende ve eğlence holdingi, zamanında Elvis Presley, Marlyn Monroe ve Muhammed Ali gibi efsaneleri bünyesinde bulunduran Authentic Brands Group’a satıyor.

Günümüzde popüler hale gelerek bundan gelir elde etme hayali kuranların Beckham’dan öğreneceği çok şey var. Bunların başında ise sadece sosyal medya paylaşımı yaparak beğeni toplamaktansa, kişisel bir markayı kurumsal bir strateji ile yönetebilmek geliyor!


"Haberler" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

  • Trump’ın Çin, Kanada ve Meksika'ya yönelik yeni tarifesi ne anlama geliyor?

    forbes.com.tr
    Trump’ın Çin, Kanada ve Meksika'ya yönelik yeni tarifesi ne anlama geliyor?

  • Shein ve Temu'ya rakip pazar yeri: Amazon Haul

    forbes.com.tr
    Shein ve Temu'ya rakip pazar yeri: Amazon Haul

  • OpenAI, NY Times telif hakkı davasında olası kanıtı yanlışlıkla sildi

    forbes.com.tr
    OpenAI, NY Times telif hakkı davasında olası kanıtı yanlışlıkla sildi

  • Sessiz Hırs: Z Kuşağı neden kurumsal şirketlerde kariyer hedeflemiyor?

    forbes.com.tr
    Sessiz Hırs: Z Kuşağı neden kurumsal şirketlerde kariyer hedeflemiyor?

  • Konut satışında son iki yılın en yüksek sayısına ulaşıldı

    forbes.com.tr
    Konut satışında son iki yılın en yüksek sayısına ulaşıldı

  • Yatırımcılara öz kaynak kriteri getirildi

    forbes.com.tr
    Yatırımcılara öz kaynak kriteri getirildi

Yazarlar

Çok Okunanlar