Arama

Karanlık Miras

Yükselen Nazi tehlikesine dair uyarılar içeren Einstein imzalı mektuplar, müzayede evlerinde rekor fiyatlara satılıyor. işin bir de diğer boyutu var: Satışlara yönelik tepkilere rağmen Nazi Dönemi’ne ait koleksiyonluk objelere talep artıyor.

02 Ekim 2024, 04:00 ÖS GÜNCELLENDİ
Karanlık Miras

İnsanlık tarihinin en büyük dehalarından biri de olsanız stratejik hatalara imza atmanız mümkün. Misal Albert Einstein’ın yaptığı gibi. Bu cümle subjektif bir yargının eseri değil. Zira birazdan hikayesini okuyacağınız mektubun gönderilmesinden yıllar sonra Einstein şöyle bir itirafta bulunuyor: “Almanların atom bombası yapmayı başaramayacağını bilseydim parmağımı bile oynatmazdım. Hayatımdaki en büyük hata, Başkan Roosevelt’e atom bombası yapılmasını öneren bir mektubu imzalamak oldu.” Biraz daha geriye gidelim, 2 Ağustos 1939’a. Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesine, dünyadaki dengelerin tümüyle değişmesine birkaç hafta var, o günlerde teyakkuzda olanlarsa yalnızca askeri birlikler değil. Nazi Almanyası tarafından “rejim düşmanı” olarak başına ödül koyulan Albert Einstein, masasının başına geçiyor. Macar fizikçi Leo Szilard’ın bir grup bilim insanıyla birlikte Alman hükümetinin nükleer araştırmalara verdiği desteğin “çok güçlü bombalar” üretilmesine yol açacağına dair kaleme aldığı mektubu bir kez daha okuyor. Yazılan satırlar, Amerikalıların nükleer silah üretimini teşvik niteliğinde. Elinde tuttuğu bu tarihi belgeyi, ABD’nin 32’nci Başkanı Roosevelt’e göndermek üzere imzalıyor. Elbette çağrısı yerine ulaşıyor ve Roosevelt bu meseleyi oldukça ciddiye alarak Manhattan Projesi’nin yolunu açıyor. (Eğer Manhattan Projesi ve İkinci Dünya Savaşı sırasında atom bombasının geliştirilme süreci ilginizi çekiyorsa 7 Oscar kazanan Oppenheimer tam da aradığınız film.)

85 yıl önce tarihin akışını değiştiren iki sayfalık bu metni, “20’nci yüzyılın en etkili mektubu” olarak nitelendiren Christie’s Müzayede Evi, 10 Eylül’de düzenlenecek bir açık artırmayla satışa çıkarıyor. Çekicin ineceği düşünülen tahmini rakamlar ise dudak uçuklatıcı; 4 ila 6 milyon dolar arasında. Fiyatı “biraz” yüksek bulanlar için Einstein’ın Görelilik Teorisi’ne ait formüllerin bulunduğu 54 sayfalık el yazması defterinin rekor kırarak 13 milyon dolara satıldığını not düşmekte yarar var. Ünlü fizikçinin 1922’de kız kardeşi Maja Einstein’a yazdığı ve Nazilerin estirdiği artan milliyetçilik rüzgarıyla ilgili tehlikelere karşı uyarılar içeren başka bir mektup da tahminlerin iki katına, yaklaşık 40 bin dolara alıcı bulmuştu.

GİZLİ KOLEKSİYONERLER

Nazi karşıtı belgelerin ve yapıtların müzayedelerde yüzü güldüren rakamlara satıldığı bir gerçek. Ancak madalyonun karanlıkta kalan öteki yüzü de var. Dünyanın her yerinden pek çok koleksiyoner, Nazi Almanyası’na ait objeleri büyük bir iştahla toplamaya devam ediyor. The New York Times’da geçen eylül ayında çıkan bir habere göre Nazilerden kalma askeri eşyalara yönelik ilgi artarken bu objelerin satışları yılda 100 milyon dolar değerinde bir pazar yaratıyor. Louisville’de (ABD) düzenlenen dünyanın en büyük askeri antika fuarında kurulan 2 bin masadan neredeyse yarısında nazi bayraklarının, gamalı haç taşıyan rozetlerin, miğreferin ve madalyaların, ünlü SS subaylarının kaleme aldığı mektupların yer alması da bu yöndeki iddiaları kanıtlar nitelikte. New York Times Opinion’ın analizine göre ünlü çevrimiçi açık artırma platformu LiveAuctioneers’ta 15 yılda 30 binden fazla Nazilere ait eşya listelenmiş durumda.

Yasal olarak bu satışları gerçekleştiren merkezler, genellikle “insan trajedisini yücelten ve bu durumdan çıkar sağlayan” objeleri sergilememe yönünde bir politika izliyor. İlgili kararda, 2014 yılında Hitler ve Nazi Almanyası’nın Hava Kuvvetleri Komutanı Hermann Goering’e ait olduğu belirtilen eşyaların Paris’teki satışına tepki göstererek müzayedeleri iptal ettiren güçlü lobilerin etkisi büyük. Ülkelerin siyasi tutumları ve stratejik pozisyonları bu konuda belirleyici rol oynuyor.

Alman hukukuna göre Hitler’in resimlerinin, Nazi sembollerini göstermeme şartıyla satışı mümkün. Mesela Nürnberg’deki Weidler Müzayede Evi tarafından satışa çıkarılan Hitler’in resim çalışmaları, 2015 yılında 400 bin euro’ya alıcı bulmuştu. Viyana Güzel Sanatlar Akademisi tarafından iki kez geri çevrilen Hitler’in resimlerine biçilen bedelin üstün sanatsal yeteneği için olmadığı aşikar. Ancak bu tarz müzayedelerle ilgili haber satırlarında hüküm süren “gizlilik” kararının fark edilmemesi imkansız. Haberlerde bu resimleri alanların ya da elmaslarla süslenmiş svastikalı pilot rozetlerine gözünü kırpmadan 100 bin dolar verenlerin kimler olduğunu görmek pek olası değil. İşin ideolojik yansıması, pul koleksiyonu toplar gibi bu objeleri toplamayı imkansız kılıyor. Çünkü bu parçaların peşine düşen koleksiyonerler, belli gruplar ya da lobiler tarafından hedef gösterilmekten ve “Kripto Nazi” olarak anılmaktan korkuyor. İkinci Dünya Savaşı’na ait antika tabancalara, haritalara, el yazmalarına sahip olabilirsiniz ancak evinizde bulunan bir SS rozeti ya da gamalı haçla süslenmiş sigara tabakaları insanların size bakışını pekala değiştirebilir.

Tepkilerden çekinen müzayede evleri, Nazilere ait eşyaları satışa çıkarmak konusunda hassas davranınca koleksiyonerler de dark web üzerinden ya da gizli sosyal medya toplulukları aracılığıyla bu objeleri satın alıyor. Yani buz dağının görünmeyen kısmında çok başka aktörler devreye giriyor. Gelelim işin tümüyle “legal” olan kısmında yaşananlara… Satış rakamları müzayede evleri açısından iştah kabartıcı. Belki savaşın en acımasız kararlarının verildiği Hitler’in çalışma masası, 2011 yılında ABD’de 316 bin euro`ya satılmıştı. Masanın, İkinci Dünya Savaşı`nın sona erdiği 1945 yılında ABD’li bir asker tarafından Hitler’in Münih’teki sığınağında bulunduğu biliniyor. Yine Hitler’in Münih’teki evinde bulunan, kendisine ait “Kavgam” kitabının kopyası, 2011’de 20 bin 655 dolara; 1933’te doğum günü hediyesi olarak Hitler’e verildiği düşünülen saat ise 2022’de 1,1 milyon dolara alıcı bulmuştu. Hitler’in intihar etmeden 36 saat önce evlendiği sevgilisi Eva Braun’a ait iç çamaşırların, rujların bile müzayedelerde en çok konuşulanlar arasında olduğu düşünülürse buz dağının görünmeyen kısmında yaşananların 100 milyon doların üzerinde olduğunu söylemek kulağa rasyonel geliyor.

Gösterilen tepkiler nedeniyle Nazi Dönemi’ne ait koleksiyonluk eşyalar, son yıllarda İnternet üzerinden gizlilik esasıyla satılıyor, talepler yükselişte. Tartışmalı bu objelerin müzayedelerdeki satış payı ise buz dağının yalnızca görünen kısmı.

SANATIN GÜCÜ

Einstein, Almanya’nın nükleer enerji ile imtihanı konusunda yanıldığını düşünse de tarih onu ve Nazi karşıtı aydınları haklı çıkardı. Nazi Almanyası’nda propagandalara alet olmak istemeyen sanatçılar pek çok yaptırıma maruz kaldılar. Çoğu, Almanya’dan kaçarak ABD’ye yerleşen Einstein gibi şanslı değillerdi ve kendilerine yeni bir hayat kuramadan susturuldular. Ancak sanatçılar, her dönem antidemokratik ve nefret içeren ideolojilere gür bir sesle karşılık vermeye devam ediyorlar. Sanatseverler de bu protest tavrı desteklemeye… Müzayedelerde rekorlar kıran, hiciv dolu eserler bu yaklaşımın tezahürleri. 2016 yılında İtalyan heykeltraş Maurizio Cattelan’ın Hitler’e diz çöktürdüğü “Him” adlı heykeli, Christie’s Müzayede Evi’nde düzenlenen “Savaş Sonrası Dönem ve Çağdaş Sanat” konulu açık artırmada 17 milyon 189 bin dolara alıcı buldu. Bu manidar eser, ister istemez James Twining’in Kara Güneş eserindeki şu satırlarını akla getiriyor: “Hitler, sanatın kültürel önemini anlıyordu, sanatın insanın kimliği ve hayal gücü üstündeki etkisinin farkındaydı. Savaş ona dünyanın sanat anlayışını yeniden biçimlendirmek için bir fırsat yarattı.” Nazi Birlikleri müzelerdeki, özel koleksiyonlardaki yapıtlara ister el koyuyor isterlerse de yakarak yok ediyorlardı. İşte Cattelan’ın diz çöktürüşünde yalnızca cepheye sürülen askerlerin değil, yok edilen bu eserlerin de çığlığı var.


"Haberler" Kategorisinden Daha Fazla İçerik