İyi Yemek: Sürdürülebilir Bir Gelecek

Toplumsal, ekonomik, çevresel sorunların katlanan bir ivme ile artması, güçlü bir marka ve başarılı bir lider olmanın tanımını kökünden değiştiriyor. Finansal başarı ve ekonomik büyümenin ötesinde dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek, markaların en kritik sorumluluklarından hatta stratejik zorunluluklarından biri haline geliyor. Artık tüm dünyada kalıcı olarak yeni bir yönetim ve liderlik anlayışı yükseliyor: “Sosyal Marka ve Sosyal Liderlik.” İlk konuğumuz olarak Tavuk Dünyası CEO'su Volkan Mumcu’yu bu köşede ağırlamak benim için mutluluk verici; çünkü Tavuk Dünyası, üç yıldır Askıda Ne Var’a destek oluyor ve birlikte binlerce gencimizin hayatına dokunuyoruz.

30 yıldan fazla süredir kariyer yolculuğunuza başarılı bir şekilde devam ediyorsunuz. O günlerden bugüne ticaret, yönetim ve liderlik anlayışındaki değişimi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Uzun yıllar gıda sektöründe faaliyet gösteren ulusal ve uluslararası şirketlerde üst düzey yönetici olarak çalıştım. 2017 Şubat’ından bu yana da Tavuk Dünyası CEO’su olarak görev yapıyorum. 30 yılda iş yapış şekli, yönetim ve liderlik anlayışı büyük bir dönüşüm geçirdi. Dijitalleşme hayatın merkezinde ve etkin teknoloji kullanımı zorunluluk haline geldi. Bu süreçte samimiyet, şefafık ve kapsayıcılık gibi değerleri de göz ardı etmemek çok önemli. Liderlerin, çalışanlarıyla güçlü bağlar kurması, onlara kulak vermesi ve açık bir iletişim yürütmesi, başarılı bir yönetimin vazgeçilmez unsurları. Ayrıca farklı kuşakların, özellikle Z kuşağının iş dünyasına getirdiği yenilikleri anlamak ve beklentilerine uyum sağlamak çok kritik. Bu dönemde başarıyı yakalayanlar, değişime adapte olabilen kurum ve liderler oluyor

Tavuk Dünyası “fast-casual” restoran deneyiminin öncüsü olmanın ötesinde bir girişimcilik hikayesi de yazıyor. Bu sürdürülebilir ve başarılı büyümenin ardındaki sırrı biraz anlatır mısınız?

Kurulduğumuz 2012 yılından bu yana sektörün dinamiklerini dikkate alarak yenilikçi hizmet anlayışımızla çalışan ve misafir memnuniyetine öncelik veriyoruz. Bu da sürdürülebilir başarıyı söylemiyle tanımlamak markamızın güçlü vaadini tüketici gözünde ayrıştırmak adına çok doğru bir ilk adım oldu. 2022 yılında yalnızca lezzet değil, bütüncül bir deneyim ve ‘iyi yemek’ sunmaya odaklandık. Markamızın ulaştığı bilinirlik düzeyi ve yaygın restoran ağımız, misafirlerimizle ‘duygusal bağ’ kurmamızı da mümkün kıldı. Bugün ise “Hayat İyi Bi’ Yemeği Hak Eder” diyerek hayatın her anının iyi bir yemek deneyimini hak ettiğini ve markamızın tam da bu noktada misafirlerimizin hayatına dokunan bir konumda olduğunu hayatın içinden, samimi ve gerçek bir üslupla paylaşıyoruz.

Yazının tamamı Forbes Türkiye Ekim sayısında...