;
Arama

Hermès, lüks dünyasında oyunun kurallarını değiştirdi

‘Lüks bir ürünü en çok para verene satmama’ mantığı liberal ekonomilerde bir nevi eski zaman şövalyeliğine dönüşeli çok oldu. Bu grupların boyunduruğu altına girmeyen birkaç lüks marka her tüketiciye mal satmadı; müşterisini kendi seçti. Bunlardan biri de Hermès.

30 Kasım 2024, 12:09 ÖS EKLENDİ
Hermès, lüks dünyasında oyunun kurallarını değiştirdi
Shutterstock

Moleküler gastronominin ikonik ismi Katalan şef Ferran Adria’nın 2012’de misyonunu tamamladığı gerekçesiyle kapattığı üç Michelin yıldızlı restoranı El Bulli tam beş kez dünyanın en iyi restoranı seçilmişti. “Başvuran” 2 milyon kişi arasından yılda sadece 8 bin şanslı kişinin yemek yiyebildiği El Bulli için sahibi Ferran Adria şunu söylemişti: “Restorandaki rezervasyonları eBay üzerinden açık artırma usulü ile satsam belki kazandığımın 10 katını kazanırım ama bunu yapmıyorum çünkü o zaman bunun adı restorancılık değil fahişelik olur.”

‘Lüks bir ürünü en çok para verene satmama’ mantığı liberal ekonomilerde bir nevi eski zaman şövalyeliğine dönüşeli çok oldu. Bunun yerine lüks markaları bünyesinde barındıran LVMH ve Kering grubu özellikle Covid sonrası fiyatları artırdıkça artırdı ve Uzak Doğu’dan, Amerika, Avrupa kıtasına coğrafya ayırt etmeksizin bulduğu her zengine malını satmaya çalıştı. Bir başka deyişle satabildiği en yüksek fiyattan satabildiği kadar çok tüketiciye ulaşmaya çalıştı. Lüks mağazaların önünde sanki kıtlık döneminde karne ile alınan ekmek sıraları gibi sıralar oluştu. Bu ‘zor ulaşılabilir’ lüks dünyasının ruhuna aykırıydı. Bu grupların boyunduruğu altına girmeyen birkaç lüks marka her tüketiciye mal satmadı; müşterisini kendi seçti.


"Dergi" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

Yazarlar

Çok Okunanlar