;
Arama

Forbes Türkiye Mobilitenin Geleceği Zirvesi: Mobilitenin yeni çağı

Mobilite alanındaki trendler, geleceğin ulaşım çözümleri ve bunların çevresel ve toplumsal etkilerini tartışmaya açacak Forbes Türkiye Mobilitenin Geleceği Zirves i14 Mayıs’ta, Raffles İstanbul’da gerçekleşecek. Zirvenin başkanlığını Sürdürülebilir Mobilite İnisiyatifi Başkanı Hakan Doğu üstlenecek.

01 Mart 2025, 08:00 Güncelleme: 21 Mart 2025, 14:16
Forbes Türkiye Mobilitenin Geleceği Zirvesi: Mobilitenin yeni çağı
Sürdürülebilir Mobilite İnisiyatifi Kurucu Başkanı, Forbes Türkiye Mobilitenin Geleceği Zirvesi Başkanı ve Alagan.Tech Solutions CEO’su Hakan Doğu

Teknoloji, insanların ulaşım araçlarıyla kurduğu ilişkiyi hatta tüm yaşamımızı yeniden şekillendiriyor. Öte yandan mobilitenin geleceğini sadece teknoloji üzerinden ele almak sığ kalıyor. Zira konunun şehirleşme, trafik yönetimi, yaşam alışkanlıklarının değişimi, kültür, psikoloji ve sosyolojiye uzanan pek çok boyutu var. Uzun yıllar otomobil sektöründe üst düzeylerde görev alıp 2023’te Renault Türkiye’deki CEO’luk görevinden ayrılan ve şimdi kendi şirketi Alagan.Tech Solutions’ın CEO’su olan Hakan Doğu, mobilitenin geleceğini tüm bakış açılarıyla ele almak üzere 2023’te Sürdürülebilir Mobilite İnisiyatifi’ni kurdu. İnisiyatif, yakın gelecekte yapay zeka, IoT, akıllı şehir gibi uygulamaların gelişimini incelemenin ve gelecek öngörüleri yapmanın yanı sıra her şeyi entegre edecek ekosistemin oluşturulmasında aktif rol almayı amaçlıyor.

Doğu, “Forbes Türkiye iş birliğiyle yapacağımız zirvenin amacı özellikle bilişim alanında proje üreten insanların bu yönde çalışmalar yapmasını teşvik etmek” diyor. Sürdürülebilir mobilite denince, elektrikli otomobil teknolojisinden başka şey konuşulmuyor. Oysa elektrik dağıtım hattının ne şekilde kurulacağı otomobil teknolojisi kadar önemli. Sıfır emisyon teknolojileri, yapay zeka destekli ulaşım, 5G, IoT destekli araçlar, hiper bağlantılı ulaşım sistemleri, akıllı yollar, trafik yönetimi, akıllı şehir sistemleri, trafik sıkışıklığını önleyen algoritmaların yanı sıra psikoloji ve sosyolojik yaklaşımları bir süzgeçten geçirebildiğimizde ancak doğru istikamet belirlenebilecek.

Doğu, “Finansçıdan sosyoloğa kadar yönetim kurulunda her türlü meslekten üyemiz var. Çünkü mobilite hayatın ta kendisi. Her boyutuyla tartışmadan değişimde doğru bir yerde durmak mümkün değil” diyor. “Yavaş yavaş inisiyatifi bir tür üst platform haline getirip farklı derneklerle işbirlikleriyle konuyu gündemde tutmaya başlıyoruz” diyen Doğu, “Odağımızı çok net seçtik. İnsanlara ilham vermek için mobilitenin geleceği ve entegrasyon konusunu tartışmaya açıyoruz. Kendime ‘car guy’ diyorum ama ‘İstanbul trafiğini çözmek için otomobil kullanımını yasaklamak gerek’ diyecek kişi de yine benim.” 

Kültürel değişim başladı 

Otomobillerin şehir hayatını zorlaştırması, anlamının değişmesi, sürdürülebilirlik, çevreye olan zararımızın kontrol altına alınması gibi konular yeni trendleri de beraberinde getirdi. Otomobil sahibi olmamak, ihtiyacın ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Bu sebeple otomobil kiralama olanakları gelişiyor, abonman usulü kullanım, paylaşımlı araç gibi konular gündeme geliyor. Hakan Doğu: “Gelir seviyesi yüksek ülkelerde araba sahipliği yerini böyle alışkanlıklara bırakmaya başladı çünkü kimse başına bela almak istemiyor. İstanbul ve diğer büyük şehirlerde de böyle düşünenlerin sayısı artıyor.” Bütün bunların entegre halde çalışacağı bir dijital mobilite ekosisteminin verimliliği artıracağını düşündüğünü belirten Doğu, “Tabii ki bu herkese uygulanacak bir model değil ama şehirleşme trendi devam edecekse bu değişim de kaçınılmaz olacak. Yoksa İstanbul gibi bir şehirde trafik işini nasıl çözeceksiniz? Otomobil kullanımını yasaklamak dışında bir çözümü yok bunun. Kimi ülkelerde araba alacaksanız bir park yeri tapusu sunma gerekliliği var mesela.”

Katlanarak artan nüfusu ile İstanbul’da, bu entegrasyonun ne kadar kurulabileceği merak konusu ancak Doğu konuya iyimser yaklaşıyor. “Türkiye birçok konuda treni kaçırdı ama iyi bir planlamayla bu işi başarabiliriz. İstanbul’da yaparsanız her yerde yaparsınız. Yapay zeka, IoT, elektrikli araçlar, otonom sürüş, hiper bağlantılı altyapılar ve kişiselleştirilmiş ulaşım çözümlerini bir araya getiren bir yaklaşımla sistem kurulduğunda, buna yönelik teknolojiler Türkiye’de üretildiğinde bu alanda ciddi oyuncular arasına girebiliriz.” Elektrikli araçlar hayatımıza girmeye başlayınca şarj istasyonu bulmak, rota planlaması gibi konular gündeme girdi. Ancak bu değişimi kabullenip alışkanlıkları değiştirmek kolay değil. “Kalkıp buradan Bodrum’a elektrikli araba ile gidecekseniz iki buçuk saatte bir durup her seferinde yarım saat şarj edip yola devam edecek sabra sahip olmanız lazım. Tabii Bodrum gibi bir yerde şarj istasyonu bulmak da ayrı mesele. Bugün birçok kişi yeni teknolojiyi isterken bir kısmı tutucu tarafta kalıyor. Bu işin tecrübe edilmesi ve kültürel adaptasyon için 10 – 15 yıl gerekiyor.”

Batarya teknolojisinde ikinci bir sıçrama olmadığı sürece sınırlarımızı elektrikli araçların teknolojisi değil, elektrik dağıtımını ne kadar iyi yapabildiğimiz belirlemeye devam edecek. Hakan Doğu, “Biz ne kadar hayatınızı değiştirmeye hazır olursak olalım, bugün İstanbul’da elektrik dağıtım ağını modifiye etmek mümkün değil. ABD’de birçok ev müstakil ve garajlarında istasyon var, bizdeyse müstakil evde yaşamak zaten başlı başına zengin olmayı gerektiren bir olanak. Bu da elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması önünde başka bir unsur. Siteler, binalar, binlerce daire var her birine elektrikli araba koysanız da şu an bu dağıtımı yapacak altyapı yok; dolayısıyla herkes elektrikli otomobili konuşuyor, bir tek biz soruyoruz: Nasıl dağıtacaksın? Avrupa’da araştırma yapılmış; dolaşımdaki bütün araçlar elektrikliye çevrilirse ihtiyacı karşılamak için elektrik üretiminin yüzde 12 artması gerekiyor.” 

Gelecek otonomide 

“Otonom araçların şehir içi trafikte kullanımı şu an için çok pratik değil ancak şehirlerarası trafikte gayet mantıklı” diyor Doğu ve ekliyor: “Otonom araçlar yurt dışında belirli bölgelerde kullanılıyor. Tesla’nın ABD’de şehir yoğunluğu düşük bölgelerde yaygın kullanımı başladı. Şehir içinde her sokağın, yapılacak tamirlerin vs. sistemli, tüm mekanizmaların entegre olması gerek. Deep Seek’le belki biraz daha hızlanacak çünkü Çinliler bu teknolojinin açık kaynaklarla yapılabileceğini gösterdi. Öte yandan açık kaynaklar siber güvenliği, o da ulusal güvenliği devreye sokuyor. Tüm bunlar çok katmanlı, karmaşık konular, çözümünü bulmak çok kolay değil.”

İşin bir diğer önemli yanı ise maliyet. Dönüşümün maliyeti tahmin edilenden çok daha fazla çünkü sürdürülebilirlik ucuz bir şey değil. 14 Mayıs’ta gerçekleşecek Sürdürülebilir Mobilite Zirvesi ile mobilite A’dan Z’ye incelenecek. Otomotiv ve mobiliteyi etkileyen dört ana trendi (jeopolitik, bağlantılı araçlar, elektrifikasyon ve otonomi) global konuşmacılarla ele alarak bu ekosistemin Türkiye’de nasıl kurulabileceği tartışılacak. “Yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler, bilişim uzmanları, sektör profesyonelleri, kamu kuruluşları, bakanlık çalışanları, öğrenciler, mobilitenin geleceğini öngörmek ve burada doğru konumda pozisyon almak isteyenler ile çok verimli bir zirveye hazırlanıyoruz” diyor Hakan Doğu.


"Forbes Next" Kategorisinden Daha Fazla İçerik

Yazarlar

Çok Okunanlar

  • forbes.com.tr

    Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)


  • Dünyanın en zengin 10 kişisi (Kasım 2024)


  • forbes.com.tr

    En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?


  • Nilgün Balcı Çavdar, Cem Cemal Pekin, Erkan Kızılocak

    Forbes Türkiye dolar milyarderi Türkler 2025 listesi


  • Türk Milyarderler