ABD ve Ukrayna arasında maden anlaşmasına varıldı
Ukraynalı yetkililer, ABD’nin anlaşmadan potansiyel olarak elde edilecek 500 milyar dolarlık gelire hak talep etme yönündeki taleplerinden vazgeçmesinin ardından, petrol ve gaz da dahil olmak üzere Ukrayna'nın maden kaynaklarını ortaklaşa geliştirme anlaşmasını imzalamaya hazır olduklarını belirtti.
Anlaşma metni açık güvenlik garantileri içermese de yetkililer, çok daha avantajlı koşullar müzakere ettiklerini ve bu anlaşmayı, Ukrayna’nın üç yıldır süren savaş sonrası geleceğini güvence altına almak için ABD ile ilişkileri genişletmenin bir yolu olarak gördüklerini ifade etti.
Müzakerelere liderlik eden Ukrayna Başbakan Yardımcısı ve Adalet Bakanı Olha Stefanishyna, yaptığı açıklamada, "Maden anlaşması sadece büyük resmin bir parçası. ABD yönetiminden bunun daha büyük bir planın parçası olduğuna dair birçok kez duyum aldık" dedi.
Zelenskiy Washington’a gidiyor
Konuyla ilgili bilgi sahibi bir Ukraynalı yetkilinin aktardığına göre, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin, anlaşmayı resmileştirmek üzere Cuma günü Washington’a giderek Donald Trump ile görüşmeyi planladığı belirtildi.
Salı günü ABD Başkanı, Ukraynalı mevkidaşının ziyaretini doğrulamış gibi göründü ve "Duyduğuma göre [Zelenskiy] Cuma günü geliyor. Gelmek isterse benim açımdan sorun yok" dedi.
İlk taslak kriz yaratmıştı
Anlaşmanın ilk taslağındaki son derece ağır koşullar Kyiv ve diğer Avrupa başkentlerinde öfkeye yol açmıştı. Trump, 2022’de Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik geniş çaplı işgalinden bu yana ABD’nin sağladığı askeri ve mali yardımların geri ödenmesi şartını sunmuştu.
Zelenskiy’nin geçen hafta bu ilk taslağı reddetmesinin ardından Trump, onu "diktatör" olarak nitelendirdi ve Ukrayna’yı savaşı başlatmakla suçlar gibi göründü.
Nihai anlaşmanın detayları
Financial Times tarafından görülen ve 24 Şubat tarihli olan nihai anlaşma taslağına göre, Ukrayna, devlet mülkiyetindeki maden kaynaklarının—petrol ve gaz dahil—ve bunlarla ilişkili lojistiğin "gelecekteki ticarileştirilmesinden" elde edilecek gelirin %50’sini bir fona aktaracak. Bu fon, Ukrayna’daki projelere yatırım yapacak.
Anlaşma, hâlihazırda Ukrayna hükümetinin kasasına katkıda bulunan maden kaynaklarını kapsam dışında bırakıyor; yani, Ukrayna’nın en büyük petrol ve gaz üreticileri olan Naftogaz veya Ukrnafta’nın mevcut faaliyetlerini içermiyor.
Ancak anlaşma, Kyiv’in başlangıçta talep ettiği ABD güvenlik garantilerine herhangi bir atıfta bulunmuyor. Ayrıca, ABD’nin fondaki payının büyüklüğü ve "ortak mülkiyet" anlaşmalarının koşulları gibi önemli konular, takip eden anlaşmalarda ele alınmak üzere belirsiz bırakılmış durumda.
Üç yıldır ABD, Kyiv’in birincil askeri yardım sağlayıcısı konumundayken, Trump, Washington’un politikasını tersine çevirerek Avrupa’daki müttefikleri veya Ukrayna’yı sürece dahil etmeden Rusya ile doğrudan ikili görüşmelere başladı.
Putin’in açıklaması
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, anlaşma öncesi yaptığı açıklamada Moskova'nın Kiev ve Washington arasındaki müzakerelere dahil olmadığını söyledi. Putin, anlaşma imzalanmadan önce yaptığı açıklamada, ABD’ye nadir toprak metalleri rezervlerinde ortak keşif yapma fırsatı sunduklarını ve ayrıca ABD iç pazarına alüminyum tedariki sağlayabileceklerini belirtti. ABD Başkanı Donald Trump da daha önce "Rusya ile büyük ekonomik kalkınma anlaşmaları yapılacağını" duyurmuştu.
Putin, nadir toprak metalleri konusunda ABD’li şirketlerle ortak çalışma yapmaya açık olduklarını belirterek, "Şunu vurgulamak istiyorum ki bu tür kaynaklar açısından Ukrayna’dan çok daha fazla rezerve sahibiz" dedi. Ayrıca, Rusya'nın bu alanda dünya çapında beşinci en büyük rezerve sahip olduğunu ifade etti.
Putin ayrıca, Rus şirketlerinin ABD pazarına yılda 2 milyon tona kadar alüminyum tedarik edebileceğini belirterek, iş birliğinin hidroelektrik üretimi ve alüminyum sanayisine de yayılabileceğini dile getirdi. Bu açıklamalar, Ukrayna ve ABD arasındaki anlaşmadan kısa süre önce gelmişti.
Anlaşma Ukrayna parlamentosuna sunulacak
Ukraynalı yetkililer, anlaşmanın adalet, ekonomi ve dışişleri bakanları tarafından onaylandığını belirtti.
Ukrayna, petrol ve gaz dahil olmak üzere maden kaynaklarının çıkarılmasından ve ilişkili altyapıdan elde edilecek fon gelirinin %50’sini fona aktaracak, ancak bu miktar maksimum 500 milyar dolar ile sınırlandırılacak.
Ukraynalı yetkililer tarafından "kabul edilemez" olarak nitelendirilen bu şartlar, nihai taslaktan çıkarıldı.
Fonun Ukrayna’ya yatırım yapma yetkisi, Kyiv’in talep ettiği bir diğer değişiklik olarak öne çıkıyor. Belge, ABD’nin Ukrayna’nın ekonomik gelişimini geleceğe yönelik olarak destekleyeceğini belirtiyor.
Ukraynalı yetkililer, anlaşmanın yalnızca bir "çerçeve anlaşma" olduğunu ve fon kurulana kadar hiçbir gelir transferinin gerçekleşmeyeceğini, böylece olası anlaşmazlıkları çözmek için zaman kazanacaklarını ekledi. Geriye kalan temel meselelerden biri, anlaşmanın hangi yargı yetkisine tabi olacağı konusunda mutabakata varmak.
Zelenskiy hükümetinin ayrıca, Ukrayna parlamentosunun onayını alması gerekecek. Muhalefet milletvekilleri, en azından anlaşmanın onaylanması öncesinde hararetli bir tartışma yaşanacağını şimdiden sinyallerle gösterdi.
Beyaz Saray Basın Sekreteri Karoline Leavitt, Salı günü yaptığı açıklamada, "Bu anlaşmanın imzalanması kritik önem taşıyor" dedi, ancak görüşmelerle ilgili güncel bir bilgi paylaşmadı.
"Ekonomi" Kategorisinden Daha Fazla İçerik
Yazarlar
Çok Okunanlar
-
forbes.com.tr
Dünyanın en zengin 10 insanı (Ocak 2025)
-
-
forbes.com.tr
En zengin Türklerin sıralaması nasıl değişti?
-
Nilgün Balcı Çavdar, Cem Cemal Pekin, Erkan Kızılocak
Forbes Türkiye dolar milyarderi Türkler 2025 listesi
-