ABD askeri üslerde metal rafineri tesisleri kurmayı planlıyor

Trump, geçtiğimiz hafta ABD Kongresi’ne hitaben yaptığı konuşmada "Kritik mineraller ve nadir toprak elementlerinin üretimini ABD’de büyük ölçüde artırmak için tarihi bir adım atacağım" dedi. Kararname kapsamında Pentagon’un diğer federal kurumlarla iş birliği içinde kendi üslerinde işleme tesisleri kurması planlanıyor.

Bu hamle ABD’nin savunma sanayisinde kullanılan savaş uçakları, denizaltılar, mühimmat ve diğer silah sistemlerinde büyük ölçüde Çin tarafından işlenen minerallere olan bağımlılığını azaltmayı amaçlıyor.

Çin'in baskın gücü ve endişeler

Çin, ABD tarafından kritik kabul edilen 50 mineralin 30’unda en büyük küresel üretici konumunda. Trump yönetimi yetkilileri Pekin’in kritik mineraller ihracatını kısıtlama ihtimaline karşı endişeli.

Pentagon’un yaklaşık 30 milyon dönümlük araziyi kontrol etmesi rafineri tesislerinin inşasını kolaylaştırabilir. Böylece yeni arazi satın almaya gerek kalmayacak ve yerel toplulukların itirazları en aza indirilecek. Ancak bu plan, ABD’nin çevre düzenlemeleri nedeniyle bazı engellerle karşılaşabilir.

Madencilik sektörü nasıl etkilenecek?

Trump’ın kararnamesi doğrudan yeni maden izin süreçlerini hızlandırmayı içermese de FAST-41 izin sürecinin genişletilmesi hedefleniyor. Bu sürecin daha önce Güney Arizona’daki bir çinko-manganez projesi için kullanıldığı biliniyor.

Ayrıca federal arazilerdeki maden atıklarının yeniden sınıflandırılması gündemde. Bu düzenleme, büyük madencilik şirketlerinin daha önce değersiz kabul edilen maden atıklarından bakır ve diğer mineralleri çıkarmasını sağlayabilir. Ancak Trump’ın bakırı "stratejik mineral" ilan edip etmeyeceği henüz net değil. Böyle bir karar alınırsa ABD’deki madencilik şirketleri yüzde 10’luk üretim vergi kredisi alabilecek.

Çin’e bağımlılığı azaltma hamlesi belirsizliklerle dolu

Trump’ın bu kararnameyle kritik mineraller için bir stratejik rezerv oluşturmayı veya ABD hükümetinin yalnızca yerli mineralleri kullanmasını zorunlu kılan bir "Amerikan Üretimi" şartı getirmeyi planlamadığı belirtiliyor.