Arama

Swiftie’ler ve Yapay Zeka Hayranları

Haziran ayında yapay zeka alanındaki önemli gelişmeler, iş dünyasının geleceğini şekillendirecek nitelikteydi. London Tech Week’te konuşulan konulara, öne çıkan yapay zeka trendlerine ve bunların liderler için stratejik önemine gelin beraber göz atalım.

01 Ekim 2024, 06:53 ÖS GÜNCELLENDİ
Swiftie’ler ve Yapay Zeka Hayranları

London Tech Week etkinliği, Londra’nın yapay zekanın küresel merkezi olma isteğini pekiştirecek nitelikteydi. Salesforce’un 3 milyar dolarlık yapay zeka yatırımı ve Scale AI’ın Avrupa merkezini Londra’da kurma kararı, şehrin yapay zeka ekosisteminin gücünü gösterdi. İngiltere’nin yapay zeka regülasyonları, esnek ve inovasyonu teşvik edici bir çerçevede. Düzenlemeler, yapay zeka teknolojilerinin hızla gelişmesini desteklerken etik ve güvenlik standartlarını da gözetiyor. 21 Mayıs 2024 tarihinde onaylanan Avrupa Birliği’nin Yapay Zeka Yasası ise daha katı düzenlemelerle yüksek riskli yapay zeka uygulamalarına sıkı kontroller getiriyor ve belirli yapay zeka sistemlerini yasaklamayı hedefliyor.

ABD’de ise federal düzeyde kapsamlı bir yapay zeka düzenlemesi olmamakla birlikte, farklı eyaletlerde ve sektörlerde çeşitli yapay zeka düzenlemeleri ile daha dağınık bir yaklaşım sergilenmekte. Bu resimde İngiltere’nin proaktif ve esnek yaklaşımı, Londra’nın yapay zeka inovasyon merkezi olma konumunu güçlendiren önemli bir faktör. Londra’nın bu konumunu sürdürebilmesi için altyapı yatırımlarının devam etmesi ve yetenekli iş gücünün bölgeye çekilmesi gerekiyor.

Yapay Zekanın İş Süreçlerine Entegrasyonu

Yapay zekanın iş süreçlerine entegrasyonu, London Tech Week’te önemli bir konu olarak ele alındı. Microsoft İngiltere Genel Müdürü Clare Barclay, yapay zekanın artık kurumsal ortamların ayrılmaz bir parçası haline geldiğini vurguladı. Görülen o ki 2024 yılı sonuna kadar iş süreçlerini yeniden değerlendirip yapay zeka entegrasyonu için bir yol haritası oluşturmayan şirketler rekabette geride kalacaklar. Günümüzde maalesef bazı projeler sadece yapay zeka hayranlığı nedeniyle ve bir sorunu çözme amacı gütmeden, “AI for AI sake” (sadece yapay zeka kervanına katılmak için) yapılmakta ve başarısızlığa mahkum. Sorun çözmeyi hedefleyen çalışmaların başarısı ise kullanılan verilerin kalitesine, sürekli model iyileştirmesine ve yetkin kadroların varlığına doğrudan bağlı. Basit bir analoji ile bahçenizin güzel ve verimli olmasını istiyorsanız öncelikle iyi tohumlar kullanmalı (kaliteli veri), düzenli olarak sulama ve gübreleme yapmalı (sürekli model iyileştirmesi), aynı zamanda bu işten anlayan bahçıvanlarla çalışmalısınız (yetkin kadrolar). Sadece güzel görünsün diye içi boş süs bitkileri ekerseniz (sorunu çözmeden yapılan yapay zeka projeleri), ne kadar uğraşırsanız uğraşın bahçeniz güzel ve verimli olmayacaktır.

Sektörel Yapay Zeka Uygulamaları

London Tech Week’te yapay zekanın çeşitli sektörlerdeki uygulamaları da geniş yer buldu. Özellikle ulaşım ve sağlık sektörlerinde yapay zekanın yenilikçi kullanımları dikkat çekti. Sağlık sektöründe yapay zeka uygulamalarının hasta verilerinin gizliliği ve güvenliği konusunda ciddi endişeler yaratabileceği ve ağustos ayında derinlemesine inceleyeceğimiz yapay zeka ve insan zekasının doğru noktalarda birleştirilmesinin önemi vurgulandı. Bir cerrahi operasyonun robotlar tarafından baştan sona yapılabileceği, ancak operasyonun tümünün yönetiminin ve son kararın insan tarafından verilmesinin önemi, ilgi çeken tartışma konularından oldu. Ulaşım sektöründe de otonom araçların güvenliği ve yasal düzenlemeler konuşulan konular arasındaydı. Sektörel uygulamalar, yapay zekanın potansiyelini tam anlamıyla ortaya koyarken, aynı zamanda sektöre özgü sorunların çözülmesi için spesifik yapay zeka stratejilerinin geliştirilmesi gerektiğini de gösteriyor.

Yapay Zeka ve İş Gücünün Geleceği

Yapay zekanın iş gücü üzerindeki potansiyel etkileri de etkinlikte tartışılan konular arasındaydı. Yapay zekanın etkisi ile bazı işler otomatikleşirken yeni iş alanlarının da ortaya çıkabileceği konuşuldu. Hemfikir olunan konu, iş gücünün yeniden eğitilmesinin ve yeni beceriler kazanmasının gerekliliğiydi. Konuya dair farklı bir perspektif, yapay zekanın iş gücü üzerindeki etkisinin iş güvencesi ve gelir eşitsizliği gibi sosyal sorunları da beraberinde getirebileceği oldu.

Yapay Zekanın Etik Kullanımı ve Regülasyonlar

Etkinlikte, yapay zekanın etik kullanımının yasalarla düzenlenmesi konusundaki tartışmalar da öne çıktı. Yapay zeka sistemlerinin tarafsızlığını ve adaleti sağlamanın zorluğuna dikkat çekilirken sistemlerin karar alma süreçlerinde şeffaflık ve hesap verebilirliğin önemi vurgulandı. Etik ve regülasyonlarla ilgili üzerinde mutabık kalınan konu, regülasyonların sıkılaştırılmasının gerekliliğinden ziyade, söz konusu regülasyonlara uyumu sağlayan mekanizmaların kurulması gerektiğiydi. Kesinlikle katıldığım bu görüşün doğruluğunun ispatı, ülkemizde 42 yıldır yürürlükte olan ve gelişmiş pek çok ülkede benzeri bulunan eşitlik yasalarının varlığının; kadınlara eğitim, istihdam ve siyasette eşitlik sağlamada yeterli olmaması. Aynı şekilde, yapay zeka konusunda da sadece düzenlemelerin varlığı değil, adil ve şeffaf şekilde uygulanmasının sağlanması yapay zeka ekosisteminin varlığı için kritik öneme sahip.

Yapay Zeka ve Veri Güvenliği

London Tech Week’te de yapay zeka ve veri güvenliği konuları da geniş yer buldu. Yapay zeka modellerine yönelik yapılan “adversarial saldırılar” sistemlerin yanlış kararlar almasına yol açabilmekte ve yapay zeka sistemlerinin güvenilirliğini tehlikeye atabilmekte. Haziran ayı içinde bu alanda yaşanan başka bir gelişme, UNESCO’nun yayınladığı açıklama oldu. Açıklamada, yapay zeka ile üretilen sahte içeriklerin (deepfake) yarattığı tehlikelere dikkat çekildi. Dijital manipülasyonların bilgi kirliliği yayma potansiyeli vurgulanarak hükümetler, teknoloji şirketleri ve sivil toplum arasında iş birliğinin artırılarak deepfake’lerle mücadele edilmesi gerektiği belirtildi.

Yapay Zeka ve Sürdürülebilirlik

London Tech Week’te yapay zeka ve sürdürülebilirlik üzerine tartışmalar, bu teknolojilerin hem potansiyel faydaları hem de riskleri üzerine odaklandı. Yapay zekanın enerji verimliliği sağlamada ve iklim değişikliği ile mücadelede güçlü desteği vurgulanırken, yapay zeka teknolojilerinin yüksek enerji tüketimi ve iş gücü piyasalarında yaratabileceği dengesizlikler gibi sorunlar da ele alındı. Konferansta, yapay zekanın sürdürülebilir tarım ve atık yönetimi gibi alanlarda sunduğu çözümler de incelenirken yapay zeka teknolojilerinin sosyal ve ekonomik etkileri konusunda da uyarılar yapıldı.

Öne Çıkan Diğer Yapay Zeka Gelişmeleri

• Apple’ın Yapay Zeka Stratejisi: Apple, 10-14 Haziran tarihleri arasında düzenlenen Worldwide Developers Conference’ta (WWDC) yapay zeka odaklı yazılım stratejisini açıkladı. Şirket, iOS 18 ve macOS 15 gibi yeni işletim sistemlerinde yapay zeka entegrasyonuna ağırlık verdi. Open AI ile yapiıan iş ortaklığı ile güçlenen bu hamle, Apple’ın yapay zeka yarışında geri kalmama kararlılığını gösteriyor.

• Nvidia’nın Rekor Piyasa Değeri: 18 Haziran’da piyasa değeri 3,34 trilyon dolara çıkarak ABD borsalarında uzun süredir liderlik için yarışan Microsoft ve Apple’ı geride bırakan Nvidia, OpenAI’ın ChatGPT’si gibi güçlü üretken yapay zeka modellerini eğitebilen ve çalıştırabilen çiplere yönelik talep patlamasından büyük ölçüde yararlandı. Ancak Nvidia’nın bu şampiyonluğu kısa sürdü; 20 Haziran Perşembe günü teknoloji ağırlıklı endeks yüzde 0,8 düşüşle kapandı ve Nvidia hisseleri değer kaybederek piyasa değeri tekrar Microsoft’un altına düştü.

• OpenAI ve Google DeepMind Çalışanlarından Açık Mektup: 4 Haziran’da, OpenAI ve Google DeepMind’dan aralarında eski çalışanların da olduğu 13 kişi, “Gelişmiş Yapay Zeka Hakkında Uyarma Hakkı” başlıklı bir açık mektup imzaladı. Mektup, yapay zeka endüstrisindeki güvenlik denetimi ve yönetişim eksikliğine dikkat çekiyor.

Haziran 2024’te, London Tech Week’in yanı sıra Apple, Nvidia, Anthropic, OpenAI, Google DeepMind ve Meta gibi teknoloji devlerinin hamleleri ile hızlı ilerlemeler ve önemli gelişmeler yaşandı. Bu ortamda liderler için atılması gereken ilk adım, yapay zekanın amorf ve süper güçlere sahip bir kahraman/düşman algısını dönüştürmek. Bunun için yapay zeka okuryazarlığı eğitimlerinin bulundukları organizasyonların her seviyesinde sağlanması gerek. Global olarak yapay zeka hayranlarının ve yapay zekadan korkanların sayısı neredeyse Taylor Swift hayranları ile yarışır hale geldi. Oysa bir tarafta karakteri, disiplini ve performansı ile örnek alınacak bir sanatçı varken, diğer tarafta korku ve hayranlık gibi duygusal bağlar yerine mantık ilişkisi kurulması gereken bir araç var. Bugünün liderleri olarak ekiplerimizin, yapay zekanın potansiyelini anlamak ve onu stratejik bir şekilde kullanmak için duygusal tepkilerden sıyrılıp mantıklı ve bilgiye dayalı bir yaklaşım benimsemelerini sağlamalıyız. Bu dönüşümün öncüsü olma ve geleceği şekillendirme fırsatına sahibiz; bu şansı değerlendirmek ya da değerlendirenleri seyretmek bizim seçimimiz.


"Yapay Zeka" Kategorisinden Daha Fazla İçerik