Bezos, Washington Post'u destekledi, gazete 200 bin abone kaybetti
Washington Post'un sahibi Jeff Bezos, ABD'deki ana akım medyada güçlü bir yeri olan gazetesinin 36 yıldan sonra ilk defa "hiçbir adaya destek vermeme" kararına ilişkin açıklamada bulundu. Bezos, tepkilere rağmen, gazetenin destek açıklamama kararını savunarak "Gazetenin bir başkan adayını desteklemesinin seçimlerde kritik etkisi yok. Bir adayı destekleme, yalnızca bağımsız olunmadığı algısı yaratır. Doğru olan bunu sona erdirmektir" ifadelerini kullandı. Bezos, gazetesinde yayınlanan açıklamasının devamında şu cümlelere yer verdi:
“Pennsylvania'daki hiçbir kararsız seçmen 'Gazete A'nın desteğine uyacağım' demeyecek. Hiçbiri. Başkanlık desteklerinin gerçekte yaptığı şey bir önyargı algısı yaratmaktır. Bağımsız olmadıkları algısı. Bunları sona erdirmek ilkeli bir karardır ve doğru olanı da budur."
200 bin abone kaybetti
Gazetenin aday desteği açıklamama kararı, büyük tepkilere yol açtı. Demokrat Kamala Harris ile Cumhuriyetçi Donald Trump'ın yarıştığı ABD başkanlık seçimlerinde hiçbir adaya destek vermeme kararı almasının ardından editör kurulundan 3 kişinin istifa ettiği belirtilmişti. ABD Ulusal Halk Radyosu'nun (NPR) raporunda da kararın ardından yaklaşık 200 bin dijital aboneliğin iptal edildiği bildirildi.
Ne olmuştu?
ABD'nin en etkili yayın organlarından biri olan The Washington Post, 5 Kasım'daki seçimlerde herhangi bir adaya yönelik destek açıklamama kararı almıştı. Gazeteden yapılan açıklamada, "Ne bu seçimde ne de gelecekteki herhangi bir başkanlık seçiminde herhangi bir başkan adayını desteklemeyeceğiz" denilmiş ve "Köklerimize geri dönüyoruz" ifadeleri kullanılmıştı.
Neden?
ABD medyası, genellikle, seçimler öncesinde başkan adayları arasında kimi destekleyeceğini duyuruyor. Ancak bu, medyanın bağımsızlığı açısından tartışılan bir konu. ABD'de, ana akım sol liberal medyanın büyük oranda Demokrat adayları, sağ muhafazakar medyanın ise Cumhuriyetçi adayları desteklediği biliniyor. Bu kapsamda da Washington Post'un Kamala Harris'e destek açıklamaktan vazgeçtiği değerlendiriliyor. Bu da büyük tepkilere yol açıyor.
Yine de analistler, ABD'de artan kutuplaşma ve medya şirketlerinin yaşadığı ekonomik zorluklar nedeniyle yayın organlarının tarafsız görünmek ve bu şekilde abone kaybetmemek için çabaladığını ifade ediyor.