Paris'te Chanel, Dior ve daha fazlasını ucuza bulabileceğiniz beş mağaza

Paris'te alışveriş yaparken turistleri takip ederek Avenue Montaigne ve Rue du Faubourg Saint-Honoré'ye gidebilirsiniz; buralarda podyum dışı tasarımlar saygıdeğer sanat eserleri gibi sergileniyor. Ya da bir maceraya atılabilir ve titiz zevk sahibi Fransız kadınlarının eskilerini sattığı, şehrin kenar mahallelerindeki dépôt-ventes'lerde az kullanılmış tasarımcı kıyafetlerinin peşine düşerek tasarruf edebilirsiniz. Amy Tara Koch Paris’in öne çıkan ikinci el mağazalarını New York Times’da kaleme aldı.

Ortalama bir ikinci el mağazasının aksine (bunlara friperies deniyor), depozito ve satış anlamına gelen dépôt-vente, yüksek kaliteli giysilerin perakende fiyatlarının çok altında satıldığı lüks bir versiyonları. Geçen birkaç yıl içinde bu butikler yeni bir kitle kazandı: Gezginler, özellikle de ikinci el Chanel, Yves Saint Laurent, Hermès, Louis Vuitton ve daha az bilinen markaların peşinde koşan Z kuşağı ve Y kuşağından oluşan uluslararası bir kadro.

Gençler ikinci ele yöneldi

Çekiciliğin sırrı elbette Fransız markalarının cazibesinde ve yüksek kalitesinde yatıyor. Aynı zamanda sürdürülebilirliğin artık gençlerin alışveriş alışkanlıklarında oynadığı rolle de bağlantılı. İkinci el giysiler, özellikle de hızlı modanın kalitesizliği ve kötü çalışma koşullarıyla ün saldığı günümüzde, yeni giysiler satın almak yerine çevreci bir alternatif oluşturuyor. Online ikinci el platformu ThredUp tarafından bu yıl yayınlanan bir rapor, yeniden satış pazarının 2029 yılına kadar 367 milyar dolar değerinde olacağını ve genel küresel giyim pazarının üç katı oranında artacağını öngörüyor. Danışmanlık firması Bain & Company'de sürdürülebilirlik uzmanı olan Matteo Capellini, “İkinci el pazarı, bir ürünü satın almadan önce sosyal ve çevresel maliyetlerini tartan Z kuşağı ve Y kuşağı tarafından yönlendiriliyor” dedi.

Peki ya üst düzey modaya olan yoğun ilgi? Teşekkürler TikTok. Influencer'ların dur durak bilmeyen içerikleri ve Louis Vuitton, Dior, Chanel, Gucci ve YSL'nin sosyal medya pazarlama kampanyaları genç müşterileri etkiledi. Parisli dépôt-vente'ler, internette abartıldığını gördükleri markaların daha uygun fiyatlı versiyonlarını sunuyor. İşte Paris'teki ikinci el lüks sahnesinin yol haritası:

Troc en Stock

Güney Pigalle'de, hareketli Rue des Martyrs'in dışında yer alan Troc en Stock yığılmış raflar, ayakkabılarla kaplı ve aksesuarlarla dolu vitrinlerden oluşan karmakarışık bir yer. Sahibi Sophie Meyer, 28 yıldır bu işi yapıyor ve malları (genellikle en fazla dört yıllık giysileri tercih ediyor) öncelikle civardaki kadınlardan, aynı zamanda müşterileri olan aktrisler ve moda mensuplarından temin ediyor. Dükkanda orta seviye tasarımcılar (Sandro, IRO, Isabel Marant ve Vanessa Bruno, fiyatları ortalama 36 euro), lüks (Prada, YSL, Gucci, Balmain, bir ceket 400 euro ) ve Claris Virot (bir çanta yaklaşık 350 euro veya perakende fiyatının yarısı), La Prestic Ouiston ve Petite Mendigote gibi daha az bilinen Fransız markaları bulunuyor. Meyer, "Gençler hızlı modaya olan ilgilerini kaybetti. Yüksek kaliteli ikinci el onlar için çok daha ilgi çekici" dedi. 

Lorette & Jasmin

16'ncı bölgede yaşayan zarif kadınlar, Jardin de la Fondation d'Auteuil'in bitişiğindeki yemyeşil bir sokakta yer alan Lorette & Jasmin'in sunduğu ürünlerle göz kamaştırıyor. Sahibi Laurence Prédo, bir e-postada yazdığı gibi “geçmiş yılların Paris zarafetine” odaklanıyor ve Hermès (bir eşarp 130 euro), YSL, Mugler (240 euro), Dior (300 euro) ve Chanel ceketlerinin yanı sıra Chantal Thomass (150 euro), Capucine Puerari ve Lolita Lempicka gibi artık kullanılmayan evlerden parçalar stokluyor.

La Boutique de Cara

Les dépôt-ventes'in ayırt edici özelliklerinden biri, lüks butiklerin genellikle kendini beğenmiş havasıyla tezat oluşturan rahat ortamları. Bu durum özellikle Marais'de, sahibi Sarah Pinto'nun, mağazanın 12 yıl önceki açılışından bu yana kendisiyle birlikte çalışan büyükannesi Guila Benhamou ile birlikte renk koordinasyonlu giysi raflarına ve yığılı bir aksesuar masası bulundurduğu La Boutique de Cara'da geçerli.

YSL blazer ceketler (190 euro), Leonard eşarplar ve Hermès etekler (150 euro), Dior denimler (220 euro), Chloe ipek üstler (140 euro), Marni, Tara Jarmon ve Maje'den ürünler (50 euro) ve 2018'den ısmarlama tül ve inci işlemeli Chanel elbise (1.200 euro) gibi insanları büyüleyen parçalar gibi daha erişilebilir kıyafetlerle üst düzey lüksü bir arada sunuyor. Moda fırsatlarının ötesinde, mağazanın cazibesi her iki kadın tarafından verilen nesiller arası stil tavsiyelerinde de yatıyor.

The Parisian Vintage

Jules Jensen ve Alex Sabatakakis, büyükannelerinin klasik Jean-Louis Scherrer, Louis Féraud, Guy Laroche ve Courrèges’leirni pop-up'larda satmaya başladı. 2021 yılında, klasik dépôt-vente'den esinlenerek Marais'de Parisian Vintage'ı açtılarnancak modern bir web sitesi ve sürekli yenilenen Instagram ve TikTok hesaplarıyla daha genç bir kitleye hitap ettiler. Kenzo (90'lardan bir çanta, 300 euro) Celine, Moschino, Dior (blazer, 650 euro) ve YSL (80'lerden bir ceket, 550 euro) gibi tasarımcılardan bozulmamış (genellikle vintage), daha az tahmin edilebilir parçalar (çok sayıda deri, süet ve gösterişli blazer) ile Sylvie Schimmel (110 Euro'dan başlayan fiyatlarla), Angelo Tarlazzi ve Jean Claude Jitrois gibi daha niş Parisli markalar, çoğu orijinal fiyat etiketleriyle sergileniyor. Yakın zamanda ikili, mağazaya erkek giyimi ile çanta ve ayakkabılar için bir kat ekledi.

Open Dressing

Marais'de bulunan Open Dressing, 2020'den beri sahibi Alexia Marchand'ın stilleri karıştırma ve eşleştirme felsefesini, çağdaş tasarımcıların (300 euro’dan başlayan fiyatlarla Coperni, Khaite ve Jacquemus) yanı sıra zor bulunan yüksek moda (1.200 Euro'luk Tom Ford dönemi Gucci deri ceket) raflarında sergiliyor; vintage Hermès; 70'lerden YSL işlemeli bolero ve 80'lerin iç çamaşırları (Oscar de la Renta ve Nina Ricci sabahlıkları, pijamalar ve YSL'den kadife kapitone bornoz 300 ila 500 euro arasında). Marchand mağazasını anlatırken, “İnsanlar neden ikonik bir tasarımcının eşsiz bir parçasını daha düşük bir maliyetle keşfetmek istemesin ki?” dedi.